1. ilk sezonun sonunda başlayıp, dördüncü sezonda bıraktığım oyun. arkadaş ortamıyla oynarken gayet eğlenceli olan fakat yeri geldiğinde arkadaşının bile seni sinir krizine sokabildiği oyundur. tr sunucusu açılmadan önce gayet hoştu. tr sunucusu açılınca haliyle ulaştığı kitle çoğaldı ve kalitesizleşti. en ufak bir terslikte küfür eden mi dersin, oyun sonunda arkadaş ekleyip, adresini ver evine bir şeyler yollacağım diye tehdit edenler mi dersin, ne ararsan var. bazı arkadaşlarım hala devam ediyorlar. normalde west sunucusunda diamond seviyesinde oynuyorlar, tr sunucusuna eğlence amaçlı giriyorlar fakat dedikleri şu ki: artık iki sunucu da insanı çileden çıkartacak seviyeye gelmiş. normal bir insanın tek başına ranked kazanması oldukça zor diyorlar. iletişime geçtikleri tek an küfür ettikleri anmış.

    buradan çıkan sonuç: yukarıda da denildiği gibi akıl sağlınız için oynamayın.
  2. soloda ölen adamın, bottaki junglea neredesin diye küfür edebildiği bir türkiye serverını içerisinde barındıran oyun. gerçekten de yaşıtlardan oluşan bir arkadaş grubu ile oynanması gerek, yoksa insan sinir krizi geçirip bilgisayarı parçalayacak hale gelebiliyor.
  3. betasındayken başlamıştık arkadaşlarla. o zamanlar ashe mid giderdi. ad carry kültürü falan yeni başlıyordu.sakin bir kitlesi vardı o zamanlar karakterler belliydi ve ne yapacağınızda. oyun güzel giderken tr serverı açıldı. birşey olacağında değilde öyle geçelim dedik. geçtik ve bırakmamda uzun sürmedi. alternatif olarak :
    (bkz: heroes of the storm)
    qqdn
  4. sevdiğim bir oyundu. 2 haftadır oynamıyorum canımda istemiyor açıkçası. sebebi tr serverında olan veletler tabikide.
    adc de lux ile suport oynuyorum tam 4 kez ikisini birden stunladım oyun başı fakat bizim adam saldırmadı. sebep ? feeederım xdxd. bunun gibi binlerce örnek sayabilirim. daha ilk yaratığı kesmeyen jungle şampiyonuna gang gelsene oç diyeni bile var.
    sonuç olarak raflardaki tozlu yerini almaya başlamıştır bende.
    rvp
  5. geçenlerde çocukluk arkadaşıma gittim. hastası bu oyunun adeta. beşiktaş'la birinin maçını izliyordu. maç bitti maç sonu röportajı falan yaptılar yorumlar oldu falan. küçükken bayblade'de izlediğim şeyler geldi aklıma. aynı onun gibiydi her şey. ve kimse kusura bakmasın ben bu oyunda bu kadar bağlanılacak ne olduğunu cidden anlamıyorum. bir oyun olur assassin's creed gibi senaryolu falan üst düzey grafikleri olur bağlanırsın oyuna. bildiğin film gibiler çünkü. ama bu oyuna nasıl bu kadar kişi böylesine bağlanabiliyor cidden anlamıyorum. sevin tamam bir şey demiyorum ama hayat akıp gidiyor be neler kaçırıyorsunuz. çıkın dışarı gezin koşun, muhabbet edin, film/dizi/belgesel izleyin, kitap okuyun bir enstrüman çalın. ekrana saatlerce bakarak hayat geçmez ya kıymetini bilin zamanınızın.

    not: eleştirecek olanlar elbette olacak, sinirlenmeyin. hayatın farkına varın diye diyorum bunları
    jimi
  6. 13-14 yaşındaki koreli veletlerin tozunu attırdığı oyun. ellerinde klavye ile doğanlarla kapışamadığım için ben tur bazlı stratejilerime, adventurelarıma döneyim diyerek usulca kapattım kendisini.
  7. arkadaşların kurduğu online turnuvalarda birinci olarak bedava 1800 rp kazandığım oyun. en eğlenceli tarafı ise milletin rp için para vermesi.