nefessiz bitirilebilecek 98 alman yapımı kelebek etkili loop film örneklerinin en iyilerinden. aksiyon, macera veya gerilim yapımı gibi görünse de durup biraz düşünüldüğünde yapım hayatımız boyunca aldığımız kararlar, onların yarattığı sonuçlar ve hassaslıkları hakkında. bu konuda bi' triangle - christopher smith değil elbette, ama dönem şartları düşünülünce -koca 11 sene var aralarında- sezarın hakkı sezara demek düşüyor bana da. izlerken yeniden oxenfree oynuyormuş hissi yarattığından biraz fazla sevmiş de olabilirim yapımı. (bkz: aylarca bitirilemeyen loop oyunlar serisi vol. bilmemkaç) işin en bahsedilebilir kısmı bunlardı, bir de soundtrackini bırakayım şuraya zira başroldeki franka potente'nin de eşlik ettiği parça film sırasında olayın bizzat içinde hissettirecek türden; running one

ayrıca yakın zamanda sıkı takipçisi olduğum barış özcan şu videoyu lola'nın üçüncü çığlığı yayınlamış, filmin sağlam bir analizini yapmış ve girişindeki şu satırlarla sonlandırmıştı; ben de öyle yapayım madem.

"İnsanoğlu, muhtemelen dünya üzerindeki en gizemli türdür. Cevaplanmamış soruların gizemi. Biz kimiz? Nereden geliyoruz? Nereye gidiyoruz? Bildiğimizi düşündüğümüz şeyleri nasıl biliyoruz? Herhangi bir şeye neden inanıyoruz? Bir cevap arayışında sorulan sayısız soru… ki bu cevap başka soruları doğuracak… ve sonraki cevap bir tane daha… ve bu böyle devam edecek.

Fakat en sonunda her zaman aynı soru olmaz mı? Ve aynı cevap? Bir şeylerin değişmesini istiyorsak, bir karar vermemiz gerek! Belki de cevap içimizdeki çığlıkta saklıdır."