• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.00)
manchester by the sea - kenneth lonergan
lee chandler, sıhhi tesisat, elektrik, kapıcılık gibi sıradan işler yaparak, tek göz bir evde yalnız başına yaşayan bir adamdır. doğup büyüdüğü ama uzun zamandır uğramadığı kentten bir gün acil bir telefon alır. kalp hastası abisi hastaneye kaldırılmıştır ve durum ciddidir. lee kafasında endişeler ve soru işaretleri ile yola koyulur ama hastanede onu bekleyen haber hiç de iç açıcı değildir. (beyazperde)


  1. bu filmi izlerken sıkılıp yarıda bırakan kişi ile aynı paydada buluşmamız imkansız. zaten tür olarak dram adı altında çekilmiş, yazılmış. izlemeden önce de konusunu azıcık okusaydınız tam olarak neyle karşılaşacağınızı bilirdiniz. ben göz kırpmadan izledim beklentimi karşılamayı geçti hayranlık uyandırdı. casey affleck muazzam bir oyunculuk çıkardı lee chandler rolünde tek kişilik harika bir performans gösterdi. flashback’ler kullanarak geçmiş ve günümüz o kadar güzel verilmiş ki hayran olmamak mümkün değil.

    !---- spoiler ----!
    uzun zaman sonra eski karısı ile sokakta karşılaştıkları sahnede oyunculuğu arşa çıkardığına bu gözler şahit oldu. kadının yaşamını sürdürmesi yeni biri ile evlenmesi ve hamile kalması ama adamın bir şekilde geçmişte takılı kalması gittiği yere ölen kızlarının fotoğrafları ile gitmesi. ve o aralarında geçen kısa diyalog adamın görüşme teklifini kabul etmeyip yoluna devam etmesi anlatması zor izleyince hak verirsiniz.
    !---- spoiler ----!

    aldığı ve alacağı ödülleri sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum. ayrıca solanları gasp edip bu kadar geç izlemek zorunda bıraktığı için recep ivedik adlı aptal filme küfürlerimi borç bilirim.

    !---- spoiler ----!
    lee ve patrick yaşadıkları karşısında aslında çöküş yaşamalarına rağmen bunu bastırmaları bazı olaylar sonucu bunları açığa çıkarmaları çok güzel işlenmiş. patric, toprak buz tutuğu ve babasının gömülemeyeceğini öğrendi babası bir süre dondurucuda kalmak zorundaydı ve ardından bu canını sıktı bir şekilde bunun üzüntüsünü yaşamayı bastırdı ama sonunda buzdolabının kapağını açınca buzluktan düşen dondurulmuş yiyecekler babasının durumu ile bağlantı kurdurdu ve ağlama krizine girdi içini boşalttı. lee ise biriken acısını öfkesini insanlara saldırarak çıkartmanın peşinde barda insanları onlara yan baktığı için ya da sırf sevmediği için bir anda yumruklamaya başlaması ve kavga çıkararak aslında o içinde kopan fırtınayı bastırmaya çalışması iyi bir detaydı. zaten ölümüne dayak yedikten sonra komşu kadının kollarında ağlayarak içini boşlatması bu rahatlamanın sonucudur. ayrıca çükünün düşkünü ergen patrick, iyiki o tekneyi sattırmadın evlat yaptığın en mantıklı hareket buydu.
    !---- spoiler ----!

    izlemediyseniz listenize alın diye öneririm gerçekten oyuncuların yaşadıkları acıyı, mutluluğu, üzüntüyü izlerken hissedeceğiniz bir film olmuş.