• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (6.97)
Yazar orhan pamuk
masumiyet müzesi - orhan pamuk
"hayatımın en mutlu ânıymış, bilmiyordum."nobel ödüllü büyük yazarımız orhan pamuk'un harikulade aşk romanı bu sözlerle başlıyor...1975'te bir bahar günü başlayıp günümüze kadar gelen, istanbullu zengin çocuğu kemal ile uzak ve yoksul akrabası füsun'un hikâyesi: hızı, hareketi, olaylarının ve kahramanlarının zenginliği, mizah duygusu ve insan ruhunun derinliklerindeki fırtınaları hissettirme gücüyle, masumiyet müzesi, elinizden bırakamayacağınız ve yeniden okuyacağınız kitaplardan biri olacak.masumiyet müzesi'ni okurken yalnız aşk hakkında değil, evlilik, arkadaşlık, cinsellik, tutku, aile ve mutluluk hakkındaki bütün düşüncelerinizin derinden etkilendiğini ve kitabın rengârenk dünyasından hiç ayrılmak istemediğinizi göreceksiniz.romanı yazdıktan dört yıl sonra, 2012'de, pamuk romanıyla aynı adlı müzeyi çukurcuma'da açtı. şimdiye dek on binlerce ziyaretçinin gezdiği müze için ünlü sanat tarihçisi simon schama, financial times gazetesine yazdığı yazıda, "dünyadaki en güçlü, en güzel, en insanî ve en etkileyici çağdaş sanat eseri," diye yazdı. "aynı zamanda hem şiir hem karamizah gibi; hem zarif ve şefkatle dolu, hem de kutu kutu, vitrin vitrin, estetik olarak muhteşem."(tanıtım bülteninden) (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. ilk 150 sayfanın hatırına okuyup bitirdiğim kitap ama sonlara doğru çokça atladığımı itiraf etmeliyim. bir yerden sonra kitap bir roman olmaktan çıkıyor ve adeta bir kültür fihristine dönüyor. o dönemde moda olan biblolar, elbiseler, istanbul sosyetesinin adetleri, film piyasası, trend mekanlar, televizyon programları vs vs… ancak son 50 sayfada (tam da emin değilim telefondan okudum kitabı) tekrar roman karakterine geri dönüyor. adamı obsesif, füsun’u sinsi buldum; ikisi de şahsımca sevilmeye layık insanlar değillerdi. buna rağmen kitabın üslubu çok güzeldi, çok kibar bir dil, çok sık olmasa da beğendiğim tespitler, insanın yer yer içini baymasına rağmen özendiği bir aşk ve tutku...

    beni en çok sonundaki mutlu bir hayat yaşadım cümlesi rahatsız etti. gerçekten mutlu bir hayat yaşayan insanlar bu soruyu söylemekte esasen o kadar ısrarcı olmazlar fakat yine de kemal’in başka türlü bir hayat yaşama şansı yoktu ve füsun’u sevmekten aldığı hazla yetindiği bir hayat yaşamıştı.