1. bu sene de fena halde yaşadığım durum...
    neye baksam maliyet hesaplıyorum mesela...
    biri beni durdursun...
  2. eğer hukukçuysanız kalabalık ortamlarda kullanılan tüm hukuki terimleri algıda seçiciliğin sınırlarını zorlarcasına duyarsınız. dava, adliye, mahkeme, suç, ceza, hatta iyiniyet ve dürüstlük dahil. hımm karine... bilinen bir olaydan bilinmeyen bir olay için çıkarılan anlam ve sonuç diye içinizden tanımını geçirmeden duramazsınız.

    bir ortamda meslektaşınız varsa nasıl olduğunu anlamasanız da bir şekilde birbirinizi bulursunuz. bazen birinin meslektaşınız olduğunu jest ve mimiklerinden bile anlayabilirsiniz.

    karayolu seyahatlerinde her "tck" tabelasını türk ceza kanunu diye okursunuz. sonra bunun mantıklı olmadığını düşünüp doğru açılımı bulmaya çalışırsınız. türkiye cumhuriyeti karayolları aklınıza epey sonra gelir.

    rüyalarınızda kendinizi duruşma salonlarında, önemli dosyalar için çalışırken, dilekçe yazarken/okurken ya da o günkü işlerinizin devamını rüyanızda tamamlamaya çalışırken bulursunuz.

    en son yaşadığım örnekten bahsedeyim. gazete okumaya dalmışken bir şeylerin ters gittiğini fark ettim. meğer yeşim salkım'ı ysk yani yüksek seçim kurulu diye okuyormuşum.

    uzaktan bakınca çok sıkıcı hatta sapıkça geldi. neyse ki mesleğimi sevenlerdenim ve itiraf edeyim hukuk sapığıyım!^:swh^