1. insanlığın inatla tedavisini bulamadığı veba.. irkçılığı besler..
    gogo
  2. günümüzde bir kavramdan çok siyasal olarak algılanır. din ile birleştirildiğinde süper kafası vardır. bir ileri seviyesi faşistliktir dikkat etmek lazım.
    (bkz: günümüzde)
    tp1
  3. ırkçılık seviyesine çıkmadıkça herkesin milletini vatanını sevmesinden daha doğalı ve güzeli olamaz.
  4. yapmasını bilmediğimiz için elimize yüzümüze bulaştırdığımız kavram. ülkenin solu ne kadar bokun içindeyse sağıda öyle, bunun kime nasıl yaradığını izah etmeye gerek yok sanırım.
  5. teoride on numara ama uygulamaya geçirme veya uygulama sırasında her zaman sorunların çıktığı kavram
  6. bir tarihi olduğunu pek çok insanın bilmediği bir düşünce şekli. halbuki bugün pek çok insana çok doğal görünen milliyetçilik, bundan bir kaç yüzyıl önce dünyada yoktu. elbette farklı etnik gruplar, diller, lehçeler ve inançlar vardı. ancak insanlar kendi kimliklerini oluştururken, kendilerini bir "milletin" üyesi olarak tahayyül etmezlerdi. dini bir cemaatin, ümmetin parçası olmak, bir köyden veya yöreden olmak veya bir aşiretten olmaktı önemli olan. insanlar, kendileri ile benzer ağızları/lehçeleri kullanan insanlarla ortak paylaştıkları bir geçmişin ve geleceğin olduğunu, onları diğer dil gruplarından ayıran bir "özgün yan" veya kanbağı olduğunu hayal etmezlerdi. bu hayaller, son bir kaç yüzyılda yayıldı ve o kadar içselleştirdik ki, artık bunun doğal olduğunu düşünüyoruz. 13 yüzyıl öncesindeki bir yazıtta "türük" ifadesini gördüğümüzde, bunun tam da bugün bizim anladığımız anlamda bir "milleti" ifade ettiği sonucuna hemen varıyoruz örneğin. veya başından bu yana dünya tarihinin ana aktörlerinin "milletler" denen mistik kolektif özneler olduğunu, bunun hep böyle geldiğini ve hep böyle gideceğini var sayıyoruz.

    milliyetçilik ile ilgili çok güzel çalışmalar var türkçe'de. tavsiye ederim:
    (bkz: milliyetçilik kuramları)
    (bkz: hayali cemaatler)
  7. sırf içinde yetiştiği için bir milleti diğerlerinden üstün olarak düşünmektir.
  8. sınıf bilincinin yeterince gelişmediği az gelişmiş toplumlarda halkın gözünde prim yapan ideoloji. 19. yüzyılın başlarından itibaren özellikle ulus devletlerin oluştuğu dönemde ilerici bir misyonu olduğu inkar edilemez. ancak bu çağda artık işlevsizdir. eşitlik ve demokrasi taleplerinin önünde bir engeldir. kötü kılavuzdur. ve kılavuzu "kötü" olanın başı beladan kurtulmaz.
  9. tahminimce 700-800 yıl sonra hiç var olmayacak bir görüş.
  10. şu tanımda her şeyiyle aciklanmis akimdir
    tanım