1. "bir insana olan özlem iç organlardan daha fazla yer kaplar" demiş proust. daha iyi bir tanımı olabilir mi bilmiyorum.
  2. az önce bir insana karşı hissettiğim en yüksek özlemi hissettim.

    abimi aşırı derecede severim. seslerimiz de birbirine o kadar benzer ki, bazen ben gitar çalarım o söyler bir yandan da back vokal yaparım. kaydederiz öyle. ses yüksekliklerimiz farklı olmasa çok zor ayırt edilir yani hangisinin hangimizin sesi olduğu. az önce bir şarkıyı dinlerken eşlik etmeye başladım istemsizce. sonra kendi sesimi, sanki ben söylemiyormuşum gibi dinlemeye başladım. öyle yapınca sanki abimin sesini gibi dinliyor gibi hissetim. mutlu oldum resmen o birkaç saniyede. lanet olsun ki insan kendi beynini sadece birkaç saniye kandırabiliyor. kısa süre içinde tekrar kavuşacağız ama yine de özleyince insan böyle olabiliyor.
    jimi
  3. söylemişti zaten yıllar evvel cemal süreya:
    "özlemek,ölmekten iki harf fazla be çocuk.."
  4. zaman her şeye deva değil, en azından özleme kâr etmiyor. öyle bir anda, öyle bir günde çıkıp geliyor ki özlem, beyninden vurulmuşa dönüyorsun. ciğerlerin hava almıyor. boğuluyorsun. kalbin sıkışıyor. kaburgaların dar geliyor, kalbinin her atışında canını yakıyorlar. hani bir parça umut varsa yine üstesinden gelebilrisin ama umut hiç yoksa bil ki cehennemden bir parçayı yaşıyorsun.
  5. " özlemek " en sevdiğim kelimelerden biridir.
    en acıtan duygulardan biri.
    özlenen gelecekse eğer en güzel kıvranış, en tatlı acıdır.
    özlenen dönülmez diyarlara gittiyse yakıcı bir "ölüm var !" uyarısıdır, hayatınızın üstünde sallanan.

    kökenini bilmiyorum ama tahminim doğruysa "öz"den gelmekte...
    seni öz'ümde hissediyorum.sensizliğin acısı en içimde, öz'üme karışmış durumda.
    gibi anlıyorum bu güzelim kelimeyi ben.

    ilahi atalar çok yaşayın e mi? kim uydurdu bu kelimeyi bakiyim?
  6. bir insanı özlemek yoktur esasında. o yanındayken oturduğun koltuk, onunla girilen ev, onunla gezilen sokaktır; yani onunla değerlenen şeylerdir özlediklerin. kişiyi özlemezsin, kişiyle değerlendirdiğin geçmişteki kendini özlersin aslında.
  7. özlediğin, gidip göremediğindir;
    ama, gidip görmek istediğin

    özlem, gidip görememendir; ama
    gidip görmek istemen

    özlediğin, gidip görmek istediğin-
    ama gidip göremediğin

    özlem, gidip görmek istemen-
    ama, gidememen, görememen;
    gene de, istemen

    der oruç arouba.
  8. zeki müren' den gelsin gözlerin doğuyor gecelerime. : (
  9. ona 5 dakika sarılabilmek için beklemektir.
    onu 5 dakika koklayabilmek için kıvranmaktır.

    evet. özledim.
  10. insan denen varlığın zayıf noktalarından biri. ve son zamanlarda deli gibi yaşadığım duygu.

    kokusundan tut el ele yürümeye kadar ona dair herşeyi özledim. bir yandan tekrar bunları yaşayabilir miyiz diye hayal kurarken diğer yandan gün geçtikçe umutlar azalıyor ve artık zorda olsa yalnızlığa alışmaya çalışıyor insan.
    tes