• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.57)
pardon - mert baykal
ibrahim, aydın ve muzaffer çok yakın 3 arkadaştır. ibrahim, resmi üniforma görmekten çok rahatsız olan biridir. ibrahim, bir gün resmi üniformalı birisiyle karşılaşınca hemen oradan kaçmak ister ancak durumdan şüphelenen polis, 3 arkadaşı da içeri alır. suçsuz yere 6,5 yıl hapis yatan arkadaşlar sonunda dışarı çıkmayı başarır.


  1. samimi arkadaşlarımla iken esprilerinin aramızda en çok döndüğü filmdir, başyapıttır.

    bi' yerde çay içilecektir, ekipten biri usta bize 4 çay der ve aramızdan bir diğeri mutlaka "niye, siz içmeyecek misiniz ki?" der... biri sigara paketini çıkarır ve yanındaki mutlaka ona, "kaç cigaramız kaldı" diye sorar. karşısındaki ise "sigaramız diye genel bir durum yok" der ama ikramda bulunmadan da edemez :)

    filmin başındaki sorgu sahnesinden de alıntılarımız vardır, orospu asuman repliğinden de, vırt yasasının bilmem ne fıkrasından da... biri diğerine lan derse diğeri ona muhakkak ki, "ben bu yüzden enişteyi bıçakladım" da der, biri birine kızdığında "seni çükünden tavana asarım" deyince diğeri göz ucuyla tavanı da ölçer...

    yani demem o ki, bu film bizde iyi yer etmiş, benimsenmiştir. bir filmden beklenen de budur veya bir filmin yapacağı da budur değil mi en fazla?

    !---- spoiler ----!

    adalet dediğiniz, o kadar da adil bir şey değil demek ki...

    !---- spoiler ----!
  2. türkiye deki adalet sisteminin aslında nasıl işlediğini konu alan, ferhan şensoy imzalı komedi filmi
  3. artık dilimize yerleşmiş kalıplaşmış cümleleri bol, güldüren, düşündüren ardından da harbiden de var böyle bir durum dedirten film.
  4. - sen asuman çok küçük değil de ibrahim mi çok büyük demek istiyorsun ?
    + ee ibrahim sen de çok küçük değilsin..
    - hassiktir be rıfat abiii.

    diyaloğu ile gönüllere taht kuran türkiye'deki adaleti özetleyen filmdir. film yapıldıktan seneler sonra bile bugün balyoz davasından salınan emekli albayların , generallerin içeride boş yere yattıklarını öğrenmemiz bile eleştirilerin gerçekten ne kadar doğru olduğunu gösteriyor.
    sezar
  5. filmin akıcılığının ferhan şensoyun büyük bir tiyatrocu olmasına ve sahnede akıcılığın şart olmasına bağlıyorum. tiyatro gibi filmdir. öyle yürüyüp giden adamın arkadan dakikalarca süren çekimini yada dakikalarca aynaya bakan adam çekimini bulamazsınız. içinize doğru akar, bütün karakterler amcanız dayınız olur. bilmiyorum belki de bir şehirler arası yolculukta denk geldik diye bu kadar tatlıdır.
  6. kara mizahtır. filmin çoğu sahnesinde gözlerim doldu. "ağlanacak halimize gülüyoruz" sözü tam da bu filme göre.

    !---- spoiler ----!

    filmde kahkaha attığım yer:

    aydın:"ben her şeyi itiraf ettim."

    !---- spoiler ----!

    o sahne aklıma geldikçe gülüyorum ya.
  7. sebahattin aliden "aldırma gönül" eşliğinde yıkık, rutubetli duvarları ile sinop cezaevi de filmin aktörlerindendir. nitekim o duvarların dili olsa adalet ironisini en iyi o anlatır.
  8. yapılmış en güzel eleştirel filmdir.

    - asuman cok kucuk degil, simdi sen ibrahim cok mu buyuk demek istiyorsun?
    roc
  9. belirli aralıklarla tekrar tekrar izlediğim halde, her seferinde ilk kez izlercesine kahkahalara boğulduğum, mesaj yüklü film.
    curap