1. "bir insanı gerçekten sevmek, onun tuhaflıklarını, hiç kimsenin, kendisinin bile benimseyemediği, hatta fark etmediği huylarını sevmektir. insanların en esaslı yönleri uyumsuzluklarında saklıdır çünkü."

    mucizevi mandarin - aslı erdoğan
  2. big bang teorisi ve akabinde gelişen tüm dünya işleyişi ile uyumlu bir kavramdır. hiçten var olur, içten dışa doğru büyür. kendini kendinde var eder sonra uzaya yayılır.
    abi
  3. dünyayı güzellik kurtaracak,
    bir insani sevmekle başlayacak her şey.
  4. özür dileyerekten, "sevmek her zaman mutlu etmez" diyip muhalifliğimi göstermek zorunda kaldığım eylemdir.

    ne der bukowski baba?

    "sevdiğin bişey bul ve bırak seni öldürsün."

    bence sevmek böyledir tam olarak.
  5. bir ömür sürer.
  6. konusu ne olursa olsun, insanın kendini daha iyi hissettiğini düşünüyorum sevmek eylemini yerine getirdiği müddetçe. sevecek şeyler bulmak ve yönelmek lazım; bir çok kötü ve sevimsiz olay-durum-insan varken...
  7. erkin koray gayet güzel açıklamış bence.

    sevince
    sevince
    sevince durma durma koş ardından
    zaman yoktur git aşkı iste ondan
    sevince tüm insanlar bir başka
    durma dostum sen de yer ver aşka
    sevmek bil ki doğmaktır yeni baştan
    aşık oldum galiba yavaştan
    oo sevince
    oo sevince
  8. insanın hayatını aynı anda hem cennete hem cehenneme çevirebilen sayılı şeylerden. çok çok özel bi duygu ve maalesef çok az rastlanıyor.
  9. sevmek fiili sadece sevgiliye has gibi bir eylem günümüzde. insanlar ne var ne yok kaçıyor tüm benliği ile söz konusu "diğerleri" ise.. oysa sevmek, sevgiliden önce gelir. önce kendini sevme halidir, kendini sevmeden yaşayamazsın şu hayatta. başkasını sevmenin manasına da varamazsın haliyle.
  10. birine verdigimiz, istedigi kadar canimizi yakma yetkisi.