1. nihayet sonbahar geldi. ağaçlar bir resme dönüşecek. rüzgârlar yağmurları savuracak. gökyüzü gürültüyle homurdanacak. doğa yerinde durmuyor, durmayacak. doğadaki devinime bakınca yerinde sayan insanlara dayanamıyorum.

    bugün sonbaharın ilk günü. bir özdemir asaf şiiriyle karşılamak istiyorum kendilerini.

    "yüzümde hüzünden gölgeler varsa
    bu hüzün yüzündendir olsa olsa"
  2. hırka mevsimi demeyi tercih ettiğim mevsim. oldum olası sonbahar hüzünlü bir kelime gibi gelir kulağıma, sanki bir daha bahar göremeyecekmişiz de o yüzden sonbahar diyormuşuz gibi hissederim. her sene sonbahar ekinoksunda^:bugün^ hırkamı dolabımdan çıkarırım ve akşamları balkona çıkıp hava cidden soğuyor mu diye gözlemlemeye başlarım. hırka giymeyi de oldukça severim, yılın en güzel zamanları hırka giydiğim zamanlar oluyor. o yüzden hoş geldin ey hırka mevsimi, hoş geldiniz sarı yapraklar.
  3. istanbul'a bir başka yakışan mevsimdir. boğazda çomarların mangal kokusuna rağmen yürümeyi başarabilirseniz karşı tepelerin renk cümbüşüne dalar gidersiniz.

    sonbahar etkinlik demektir. sahaf festivalleri, tiyatro sezonunun açılışı, hele boğaz vapurunu denk getirip beykoz'a kadar giderken tanpınar'ın, yahya kemalin masal tadında anlattığı, güneşin son demlerinn yalılarin penceresindeki yansımasına aşık olursunuz.