1. kafamda soru işaretleriyle ve etrafımdaki insanların "o puan harcanır mı" "salak mısın?" "hukuk yerine sosyoloji diyorsun, e sen bilirsin tabi..." gibi caydırma çabalarına rağmen seçtiğim ve şuan bu kararımdan çok da memnun olduğum bölümümdür. bunda muhteşem hocalarımın etkisi çok çok büyük tabi. öncesinde de yeterince sorgulayıcı ve kapsamlı bir bakış açım olduğunu düşünüyordum, ne kadar yanıldığımı farketmem çok uzun sürmedi. bölümümün bana şimdiye dek kazandırdığı en önemli şey "sorgulamak". her zaman, her şeyi sorgulamak. öğrendikçe, sorguladıkça daha çok konuşabilme yetisini kazanacağıma dair bir yanılgıya kapıldım başlarda ama tam tersi gerçekleşti ve daha fazla sustuğumu farkettim. ne kadar şey öğrendiysem bir o kadar da şey bilmediğimi farkettim. bunca yıllık inançlarım, fikirlerim sarsılmaya başladı ve önceliğim, hedefim her gün daha çok öğrenmek, okumak, sorgulamak oldu. sevgili bölümüm beni değiştirmeye daha yolun başında başladı ve eminim devam edecek. bu yolun sonunda iyi bir iş sahibi olur, iyi para kazanabilir miyim? bilmiyorum ama daha "iyi" bir insan olacağıma yürekten inanıyorum. kafasında sosyoloji okumak konusunda soru işaretleri olan veya kitap önerisi isteyen varsa severek cevaplarım. belki bir gün buraya bir şeyler daha eklerim.
  2. şu yaşımda bana ikinci üniversiteyi okutacak tarih, felsefe ile beraber senelerdir imrenerek baktığım bölümdür. arkadaş buradan bir kaç arkadaşım vardı lisans yıllarında, tarihtende, psikolojiden de. burayı okuyan insanlarda ki o gelişme, o vizyon değişimine imrendiğim kadar hiç bir şeye imrenmedim. gerçekten hakkı verilerek okunduğunda bireyi başka bir insana dönüştürüyor. sosyoloji'den mezun olan insanlarla konuştuğunuzda kitlesel olayların sebeplerini çok kolay bir şekilde çözümlüyorlar. dediğim gibi acayip kıskanıyorum bu bölümü ya da beşeri bilimlere ait herhangi bir bölümü.
  3. zevk için- zevkine öğrenmek için bu bölüm okunur diyerek istanbul üniversitesi açık ve uzaktan eğitim fakültesine girdim. ders notlarını okusan evet bilgin artıyor. ama sınava öyle çalışmayacaksın diyor sana sistem. o kadar ezber o kadar olaydan-konudan uzak şeyler ki, tamam testte çok yorum olmasını pek kimse beklemiyor ama sorular abartının ötesi.

    1. sınıfı bitirdim ancak sınıf geçip diploma almak amacıyla (diploma alsam ne işime yarar onu da bilmiyorum ya) okumayacağım için, şimdilik okulu dondurdum. kendi edindiğim kitaplardan okuyup öğrenmek daha iyi olacak.
  4. okumaya çalıştığım, dışarıdan okuması ve yapılması çok kolay gözüken bölüm. eğitim açısından türkiyede iyi bir eğitimin sayılı üniversitelerde verildiğine inanıyorum bunun sebebini başka bir zaman yazacağım. bu entry girme sebebim sosyoloji okumaya başladığımda kafamda şekillenen toplum nedir nasıl anlamalıyız vesaire sorularına düşüncem; "başladığımda sıkıca belirtiyim" gerçi tanımı aşırı fazla olduğundan güzel bir tanım bile olabilir. tarkosvky`nin nostalgia filminin 1+1 2dir ama 1 su damlası + 1 su damlası tek bir su damlasıdır -sanırım böyleydi-. sosyolojiyede o sıralar bu açıdan yorumluyor ve düşünüyordum; bireyleri anlamak önemli -anlamayı pozitivist paradigmanın hakim olduğu psikolojiden bahsetmiyorum- lakin bireyler yan yana geldiğinde artık 5 birey veya 10 birey olmuyorlar. büyük bir su damlası oluyorlar. ama asıl sorun şu bir su damlasının büyüklüğüne göre mi su damlası diyoruz yoksa şekli yüzünden mi?
  5. zaman zaman hayattan soğutan bölümümle birlikte 2. üni olarak okumayı düşünüyorum kesinlikle ilgimi çeken ve zevkle okuyacağım bir bölüm umarım hayal kırıklığı yaşamam yıllar sonra ilk kez bu kadar hevesliyim. eğer beklediğim gibi zevk alarak okur diploma alırsam yaklaşık 5 yıl sonra sosyoloji mezunu bir mimar olarak uluslararası bir nakliye firmasında tır şoförü olmak istiyorum.
    wtf
  6. ben bu sosyoloji diplomasını çeyizime koymak için mi aldım? tabi ki halkı aşağılayacam lan ciğerinizi bilirim ben sizin, hoca anlattı.

    diyip tüm herkese laf söylemek istiyorum herkese salça olmak istiyorum ama olmuyorum daha diplomayı almadım çünkü.
  7. doğa bilimleri gibi 2+2 nin dört ettiği kesinliği sosyolojide görmek pek mümkün değildir. 10 larca farklı ekole ve metoda sahiptir.
  8. özellikle günümüz toplumlarında "yaşamak için" herkesin ucundan kıyısından da olsa farkına varmadan dokunduğu bilim.
    hayatımızın toplumla paylaştığımız her anında bir şekilde sosyolojiyle uğraşıyoruz. sosyolojik bakış açısını kazanmak ise olaylara daha net bakabilmeyi, olup biteni daha doğru anlamayı sağlıyor.
  9. ülkemizde, aynı konuyu 40. defa başka bir yönüyle ele alıp, anketini yapan ama anket sonuçlarını faydaya çeviremeyen bir bilim dalı olarak yaşar.
  10. genel tanımı ile toplum bilimi. ayrıca sözel bilimlerden birini oluşturmaktadır (ki bazı insanlar sözel bilimleri kabul etmiyor) ^:hahahaha^.

    üniversite de eğitim verilen sosyoloji bölümü ise; batı avrupa tarihinde yer alan, tarihi gelişmeleri ezberlemek üzerine kurulan bir bölüm şahsi kanaatimce.

    ayrıca savunduğum, yaşayan üç çeşit insan fikrinin de temelleri bu bölüm aracılığıyla atıldı. (bkz: köle burjuva asker)