1. marka değeri yüksek olan kahve dükkanı. tıpkı apple gibi, insanı kendine sürükleyen bir imajı var ki insanlar bunu başarabilmek için hayatlarını veriyor. kahvesini bilmem, çok da anlamam ama böyle bir marka imajı yaratabilmeleri bile takdire şayan.
  2. cikolata kapli lokumlari filtre kahveyle iyi gider. kafecilikte rol model alinmasi gereken kurumdur ayrica.
    abi
  3. 2 gün önce uğradığımda sırada önümdeki kız karamel sosu bozulmuş olduğu için kahvenin yenisini istedi, dün çok fakir bir çocuk elinde o kızın isminin yazılı olduğu kahveyi mutlu ve huzurlu bir şekilde içerek yürüyordu. yanındaki kardeşine de tattırıyordu hatta. şimdi bozuk bir ürün çöpe atılmıyor da fakir bir çocuğa veriliyor, yani onun midesi çöpten daha mı değersiz oluyor? es geçilemeyecek kadar büyük bir hata yaptığını gördüğüm kafedir.
  4. neden lüks bir mekanmış gibi algı oluştu anlamış değilim, ben uygun olduğu için tercih ediyorum çoğu zaman.
  5. one
  6. tek bir siparişle sabahtan akşama kadar oturabileceğiniz hatta sipariş vermeden de saatlerce oturabileceğiniz kendimi çok rahat hissettiğim yer.
  7. son zamanlarda ölücülerin oturduğu mekan.
  8. kendi çapımda protesto ediyorum. neden ediyorum hiçbir fikrim yok ama olsun ediyorum. sadece bir kere gittim ve inanılmaz varoş sevimsiz geldi.
  9. bir gün rüyalarda yaşayan^:rüyalar ülkesi^ bir adam varmış. bu adam gitmiş, new york'un beşinci caddesinde minnacık bi tükkan açmış.^:hı hı^ sonra gel zaman git zaman o iki metrekare tükkanda kahve satmaya başlamış.. ama sonra günlerden bir gün böyle gitmeyeceğine karar vermiş.^:kiralar arttıysa demek^ kararı; yeni egzotik tatlar^:fil bokundan ivory^ bulup onları içirmekmiş müşterilerine..^:müşteri de üç beş zat^ sonra bizim bu oğlan başlamış dünyayı gezip gittiği her yerden kahveler toplamaya.^:her limanda bir kahve çekirdeği^ sonra yeteri kadar fil boku esanslı kahvesi olduğunu düşününce tekrar dönmüş tükkana.^:tabii dükkan aynı değil^^:bi de bakmış ne görsün?^^:dükkan kendiliğinden boy atmış^ sonra o topladığı kahveleri sata sata, sata sata ikinci minnak tükkanını açmış.^:hemen yolun karşısına elbette^^:eee rekabet kazancı arttırır^^:beşinci caddeyi hepiniz bilmez^^:böyle osmanbey gibim bi yer^ neyse efenim sonra üç, sonra dört derken, bi bakmış dünyada her zittiriboktan sokakta bile satış yapabileceği tükkanlar açmış.. nerede bir entelektüel, bi kahve-kitap düşkünü varsa bu herifin tükkana gitmeye başlamış.. ve adam en sonunda dönmüş demiş ki; istanbul bebek şubesi, los encılıs'tan sonra en güzel ikinci tükkanım demiş.^:yersen^

    işte bir başarı hikayesinin daha böylelikle...^:zonuna geldik^

    bu arada benim de en sevdiğim iced white chocolate mocha.^:naapim naapim! millet içerken bakiim mi sezercik gibi?^ :(
  10. gidip 1 filtre kahve alıp isterseniz onu bile almadan saatlerce oturup çalışabileceğiniz, okuyabileceğiniz hatta isterseniz uyuyabileceğiniz bir mekandır burası. insanlar her ne kadar fahiş fiyatları olduğunu söylese de kahve yapan diğer mekanlarla kıyaslandığında gayet uygun fiyatları vardır.