1. teist inançlar ceza ve ödül kavramları ile bazı şeyleri bize zorla uygulatmaya çalışıyorsa kendilerini düşüncesel yolla ispatlamak zorundadır.*böyle bir ispat yoksa tanrı yoktur varsa vardır.mesela ben arkadaşlarımla bir kafede oturmuşken bir yehova şahidi(mesela) gelse dese ki kahveyi yehova yasakladı ona tapın bu takdirde ona uymamız için yehova'nın varlığını ve ondan üstün bir güç olmadığını ispatlamak zorundadır.*bu argüman teist inançların mutlak adil olduklarını varsaydıkları varsayımından çıkarılarak varsayılmıştır.
  2. Mike Hockney tarafından kaleme alınmış 10 kitaplık God Series'de derin derin ele alınmış kavramdır. Arayan bulur, bulan da bir gün mutlaka varır, tüm seri de aslında buna vurgu yapmaktadır.

    Seriden rastgele bazı alıntılara aşağıdaki bağlantıdan ulaşılabilir.

    https://archive.org/details/pdfy-OECXqougwT8i19GH

    Seriden ve diğer Mike Hockney eserlerinden mürekkep 17 kitaplık seri 2014 yılında Compendium ismiyle dikkatli internet kullanıcılarının erişimine sunulmuştur.

    Aynı kaynakça oluşturulmuş bir blog da armageddon conspiracy ismiyle ulaşılabilir haldedir. İçerdiği makaleler arasında Tanrı başlıklı olanı, site isminin ilk verdiği yüzeysel izlenimden çok daha derinlerde saptamalar içermektedir.
  3. korku dünyada ilk olarak tanrıyı yaratmıştır.

    ilahi dinlerin sümerlerin çok tanrılı dinlerinden türediği yolunda bulgular vardır. bütün ilahi dinlerde geçen nuh tufanının sümerlerin gılgamış destanı olması, yaratılış hikayesinin sümer yaratılış hikayesi olması, ademin cennetten kovulması, baş örtme, eyüp peygamber hikayesi, kur'an'daki harut-marut meleklerinin sümerdeki kökeni, sümer tabletlerinde, tevrat’ta, islam hadislerinde ve kumran metinlerinde aynı söylencelerin geçmesi, lut peygamberin kızlarıyla yatması olayının ken efsanesi olmasi ve başka birçok şey örnek olarak gösterilebilir.

    (bkz: kur'an, incil ve tevrat'ın sümerdeki kökeni - muazzez ilmiye çığ)
    hubot
  4. varlığı ve yokluğunu onlarca örnekle kanıtlamaya çalışabiliriz burada. daha önce yüzlerce kez aynı mantık yürütmeleri yapıldı. insanlığın büyük kısmı tuvalet eğitimden önce tanrı korkusunu öğreniyor. bu yüzden derinlere saplanmış olan büyük sorun açık fikirle masaya yatırılamıyor (inananlar tarafından). tabi ki inanmak bazı kimseler için ihtiyaç yadırgamıyorum ancak 5000 yıllık hikayelerin hayat amacına dönüşmesi onlar adına ürkütüyor beni. onlar dediğim annem, ablam, en sevdiğim arkadaşlarım... iş çok yanlış yerlere gelmiş.
    not: saldırı değil, belki de kendi hastalıklı düşüncelerim sebebiyle de olsa empati sonucu hissedilenlerdir bu yazdıklarım.
  5. mutlu
  6. what if god was one of us der polemiğe girmez hiç gelmemişim gibi giderim
    kuz
  7. sınırlı varlıkları, sınırsız olan zatını algılamaya çalışmalarını takiben "ben algılayamadım, demek ki yok" hezeyanına sokan varlık.

    yaratıcıdır işte, inanıyorsan inan inanmıyorsan da bırak ne kurcalıyorsun deyince ilgi çekmiyor. ben de biraz süslü püslü yazdım.
  8. tıpkı ssg gibi, yapmış ve gitmiş. öldü mü acaba?