1. 1967 yılında trabzon'daki dönemin futbol kulüplerinin birleştirilmesiyle kurulan profesyonel futbol kulübüdür.

    2010-2011 sezonuyla birlikte 7 şampiyonluğu bulunmaktadır.

    su sıralarda kadrosunda;
    (bkz: recep onur kıvrak)
    (bkz: oscar cardozo)
    (bkz: mehmet ekici)
    (bkz: jose bosingwa)
    (bkz: erkan zengin)

    gibi birçok yıldız futbolcu barındırmaktadır.
  2. süper lig tarihinde 7 şampiyonluğu ve 7 ikinciliği bulunan futbol takımı. ilginçtir, trabzonsporun ikinci olduğu 7 sezonun 5inde fenerbahçe, 2sinde beşiktaş şampiyon olmuştur. şampiyon olduğumuz senelerde ise en çok ikinci olan takım sanırım yine fenerbahçe(bu bilgiyi teyit etmedim, sonra düzenleyebilirim). fenerbahçe ile neden anlaşamadığımız belli oldu böylece.

    burda vereceğim bir başka bilgi ise, trabzonsporun süper ligdeki ilk 10 yılında, 6 şampiyonluk 3 ikincilik ve 1 dokuzunculuğu bulunmasıdır. dokuzunculuk süper ligdeki ilk yıl alınmıştır. sanıyorum bu da süper lig tarihinde 10 yıllık bir dilimde en başarılı olan takımdır. bahsedilen döneme ilişkin bir görsel: http://imgur.com/APrZnhr

    düzenleme: link düzeltildi.
  3. trabzonspor futbol takımı (bkz: trabzon) şehri ile özdeşleşmiş bir takımdır. şehrin bir parçasıdır trabzonspor. bir anadolu takımı olmasının yanında istanbul takımlarının tahtlarına oturabilmiş olması ile de devrimci bir takımdır.

    trabzonspor'un başarısı şehir insanının neşesi, nefesi ve mutluluğudur. kahvelerde, salonlarda, toplantılarda konu mutlaka trabzonspor'a gelir ve ortak kanı yıllardır şu şekildedir: "seneye şampiyonuz!" bu beklenti ve umut insanını da oyuncusunu da biler; fakat ikisini de aynı ölçüde bileyememiş olmalı ki taraftar hala ateşli kalabiliyorken sahadakilerin bir türlü kupayı kaldıramamış olmaları manidardır.

    herşeye rağmen trabzonspor bir başkaldırıdır, trabzonspor bir serüvendir, trabzonspor bir sevdadır.
  4. ismet özel ve kazım koyuncu'nun en iyi özetlediği kültür, bakın takım demiyorum koskoca bir kültürdür trabzonspor.
  5. "ulan ben kimlere cünüp diyormuşum?" dedirten futbol takımı.

    1995-96 sezonunda,ligin bitimine beş hafta kala lider trabzonspor ile fenerbahçe arasında tam 4 puan fark vardı.
    peki trabzonspor ne yaptı?
    kendi sahasında oynadığı üç maçın ikisini kaybetti.biri de fenerbahçe'ye karşıydı.
    ve şampiyon fenerbahçe oldu.

    2010-11 sezonu.
    ilk yarı bitmiş.
    lider trabzon ile fenerbahçe arasında 9 puan fark var.
    dokuz( bi de yazıyla yazayım dedim)!

    ama ikinci yari trabzon ilk 3 haftada iki beraberlik ve bir yenilgi alıyor(fenerbahçe),ve şampiyon yine fenerbahçe oluyor.

    daha ne diyeyim?
    birilerinin ahı tutmuştur belki.

    edit:iki sezonda da takımın başında şenol güneş olduğunu unutmuşum.
  6. türk futbolundaki istanbul hegamonyasını kırmış ve istanbul dışı takımların umut ışığı olmuştur. ancak son şampiyonluğunu 1984 yılında alması ve 2011 sonrası yaşanan gelişmeler takımın saçtığı ışığı perdelemektedir.
  7. hakkında yanlış bilgi verilen takım. 7 değil 6 şampiyonluğu vardır. madem interaktif kültür kaynağımız burası, yalan yanlış bilgiler yer almasın.

    (bkz: 2010-2011 sezonu şampiyonu fenerbahçe)
    ae
  8. şike ile şampiyonluk yaşayanların ve bunu hazmedenlerin 7. şampiyonluk kupasını devlet teşvikiyle alıkoyduğu futbol takımıdır. tarihi boyunca zaman zaman beceriksiz yöneticilerden, çok zaman kazma futbolculardan, bazen ateşli taraftarından, masa başı oyunlardan ve her daim adaletsizlikten çekmiştir.


    şimdi tabii, tff sitesinde yazanlara sorgusuz sualsiz iman eden başka takım taraftarlarının 7. kupa için farklı ifadelerde bulunması gayet doğal. ortada şikedir, adaletsiztir, bilmem nedir olmuş olmamış önemli değildir. puan tablosunda yazan yeterlidir onlar için. onlar için ne olduğu trabzonspor camiası açısından çok da önemli değil gerçi. çünkü (bkz: adalet bir gün size de lazım olur)

    sadece futbol takımı tanım için yeterli değil. zira trabzonspor, taraftarı için futbol takımından çok daha öte bir değerdir.

    ayrıca trabzonspor, taraftarı için gerçek bir kanser sebebidir. takımın tökezlemesine sebep en kazma futbolcuların inatla ve ısrarla ilk 11'de sahaya çıkmasına akıl sır ermiyor. onca başkan, yönetici, teknik direktör değişti, yetmedi oynanan stad değişti, bizim kazmalar hâlâ ilk 11 oyuncusu. anlamakta zorluk çekiyorum. zeki yavru dediğimiz adam nasıl oluyor da yeri doldurulamayan adam oluyor?
  9. 2016-2017 sezonuna fm, moneyball tarzında bir takımla girecek olan, şüphesiz seyretmesi ve takip etmesi en keyifli takımlardan birisi.

    ve tabi adettendir; (bkz: 2010-2011 sezonu şampiyonu trabzonspor)
  10. kimsenin federasyonun sitesinde yazanlara itibar etmediği ortada. 3 temmuz sabahından bu yana ne federasyon ne mahkemeler fenerbahçe taraftarının umurundaydı. o günden beri diyoruz "kanırta kanırta şampiyon olduk" diye. demeye de devam edeceğiz. o federasyon bizi çok umursuyor olsaydı şampiyonlar ligi'ne gönderirdi. o mahkemeler, o devlet bizi umursuyor olsaydı ceza hukuku anlamında delil teşkil etmeyecek yalan yanlış belgemsi kağıt parçalarıyla yargısız infaz yapmazlardı. akp-cemaat kavgası olmasaydı başımıza örülen bu çorap da asla ortaya çıkmayacaktı. ancak biz o zaman bile şampiyonluğumuzun tertemiz olduğunu savunacaktık.

    devlet desteği derken örtülü ödenekten aldığı paralara baksın trabzonspor. akp hükümeti dönemi boyunca trabzona'a, trabzonspor'a yapılan harcamalara baksınlar. fenerbahçe'den neler gitti bu süreç boyunca saymaya bile lüzum yok. ziegler gibi bienvenu gibi adamlarla şampiyonluk kovaladı bu takım düşünün halini. devletin de medyanın da toplumun da bize karşı olduğu o günlerde bile söylediğimiz şöyle bir laf var: "iki cihan bir araya gelse de o kupayı bizden alamazlar." buyursun alsın isteyen. ne dün aksini söyledik ne de bugün. yarınlarda da söylememeye devam edeceğiz.
    ae