1. friedrich wilhelm nietzsche'nin nihai felsefesi. kavram nihilizm ve güç istenci dengesi gibi ifade edilebilir. zaten gerekli sorgulamalar yapıldığında varılan iki nokta da bunlar bence. ya bu dünyanın ve yaşayanlarının hiçbir amacı ve anlamı yoktur ya da bu dünya en ilkel şekilde algılanması doğru olan bir yapıdır, genellikle büyük balığa küçük balığı yutarak yuvarlanıp gidiyor olabiliriz.

    "yer yüzünün anlamı olacak üstinsan! yalvarırım size, kardeşlerim, yeryüzüne bağlı kalın, inanmayın size dünya ötesi umutlardan söz edenlere!"(bkz: böyle buyurdu zerdüşt - friedrich wilhelm nietzsche)

    kısımda görüldüğü gibi übermensch yeryüzüne anlam getirecek üst varlık türü olarak sunuluyor, ve anlamı kişinin yetkinliğine indirgiyor. özellikle de öldükten sonraki über hayata karşı çıkıyor.

    burada übermensch ırkçı zemine indirgenemez elbette. daha kapsamlı bir gelişimden söz ediyor. insanı hayvan ile üst insan arasında bir yere koyuyor ve ne zamanki insan kendi nihilizmini yok eder, yanılsamalarından kurtulur o vakit üstüninsan olur ve karanlığından kurtulur. insan neden karanlıktadır peki? bu soruyu da cevaplayabilmemiz gerekiyor. şu anki bilgimizle karanlıktayız atta öyle ki anlamsızlığa çare bulunabilmiş değil. biz dünyada tam olarak ne yapıyoruz, tüm bu olup bitenin ne anlamı var, yuvarlanıp gidiyor muyuz? (çoğu insan ilginç şekilde naber sorusua bu cevabı verir) kaderimiz kimin ellerinde seçtiğimiz bir hayatı mı yaşıyoruz yoksa bize bahşedilmiş, şansa bala önümüze düşmüş bir döngü içinde miyiz? bu sorulara cevap vermek güç. aydınlanma, ruhunu beynini ışıtma dediğimiz şey yanılsamalardan kurtulmaktır. bu dünyada inanacak bir şey kalmayana kadar sorgulamaktır aydınlanma. o halde aydınlanmanın ufku karanlık değil midir? nihilizm değil midir? dine inanmazsın, bilim sana ne'liğini açıklasa, nasılını açıklasa bile nedenini açıklayabilecek mi? big bang oldu sonra da olaylar gelişti. peki neden tam da o vakitte oldu ve ne amaçla oluveriyor tüm olan bitenler.

    nietzsche'nin nihilizm yaygınlaşması öngörüsü bence çok sağlam. çünkü bir gün yanılsamalar dini doktrinler yok olmak zorunda. geriye kalan ise anlamsız bir hayat olacak. bu noktada nietzsche ortaya çıkıp insanlığın amacı üstüninsan'dır deyiveriyor. yani yer miyiz? yemeyiz tabi. çünkü bu fikir hannibal'daki karakter gibi bir şey. insan sürüleri vardır ve kimileri üstüninsan olmayı başarmıştır. bu sürülerin amacı da üstüninsanı var etmektir.

    !---- spoiler ----!
    “insan bir iptir ki hayvanla üstinsan arasına gerilmiştir. uçurumun üstünde bir ip. tehlikeli bir geçiş, tehlikeli bir yolculuk, tehlikeli bir geriye bakış, tehlikeli bir ürperiş ve duraksayış.”

    ve devamında

    “çünkü insanlar eşit değildirler. gerçek budur. ve benim istediğim şeyi onlar istemezler.”

    !---- spoiler ----!

    son olarak "iyi olan, güçlü olandır." der ve tamamlar.

    kendimce notlar; nietzsche'nin felsefesini hala sevemedim, olmuyor hırslı geliyor. sakinlik ve dinginlik arıyorum felsefede. mutluluğu hırsta nasıl bulabilirim? schopenhauer'in yaşam kılavuzu yanında kıpraşan yılan gibi duruyor, irrite ediyor.
    abi
  2. adolf hitler'in kendi siyasal düşünceleri için kullandığı bir kavram ayrıca.

    şöyle bir sözü var nietzsche'nin: ''sonuç olarak insanların yolu ikiye ayrılıyor: huzur ve zevk diye didinip durmak istiyorsan, inan; hakikatin tutkunu olmak istiyorsan, sorgula...''. bu sözü doğru olarak kabul edersek; felsefede mutluluğa ulaşmak sorgulama eylemi ile kişi arasındaki ilişkiye bağlı. ama kesin bir çözümü var mutlu olmanın: inanmak.bu herhangi bir dini inanç anlamına gelmiyor.sadece yanılsamalar dünyasında yaşamaya devam etmek oluyor.sorgularken yapılan ise yanılsamalar dünyasının farkına varılması.benim görüşüm ise şu: sorgula, bir yanılsamalar dünyasında yaşadığının farkına var, her şeyin içindeki sıradan bir gerçek olduğunu anla ve sen de bilinçli olarak bazı yanılsamaları mutluluğun için kullan.
  3. nietzsche"nin tanrının ölümüyle (bir nevi de son insanın ölümüdür kastettiği) dirileceğine inandığı üst insan tanımıdır. nietzsche, “gott ist tot”, yani tanrı öldü diye ifade ederken, ölümü teistik açıdan ayrı tutar; nietzsche, tıpkı ivan karamazovun "büyük engizisyoncu" şiirinde bahsettiği gibi; tartışmamız gereken tanrının kendisi değil, insan gibi yaratılışından ikiyüzlü, bencil, kibirli ve aşağıllık mahlukatın kendi büyüklüğünden vazgeçip tanrıya ihtiyaç duyduğu andır, fikirine nazaran, işte o insanın artık tanrıya yabancılaşıp, onu öldürdüğüne işare eder.
    insanı, hayvanla üst insan arasında gerginlikten titreyen ipe benzetir.

    ve fikir nihayetinde, biraz da, isa karşıtı doğuştur.
    pos bıyıklı yakışıklının düşlediği modeli anlıyorum, ancak ne o gün ne de yarın, bu o kadar mümkün değil. günahlarımızdan zevk alacak olgunluğa erişemedik üstad... ne de bedenimizin fevkalede güzelliğini görecek kadar açılmadı gözlerimiz...