1. canlı bitkileri acımadan köklerinden söken, onlara her türlü eziyeti hak gören zihniyettir. sinir sistemleri olmaması canlı olmadığı, acı çekmediği anlamına gelmez. bunu, görmeyen duymayan hissetmeyen yatalak hastaya benzetebiliriz. böyle olması onun öldürülmesini gerektirmez.
  2. Nedenini anlayamadığım bir şekilde ,veganizmin ne olduğunu bilmeden bu insanlar hakkında olumsuz düşünen hatta onları aşağılayan bir sürü insan var. Öncelikle Veganizmin tanımıyla başlayalım, "The vegan society" tarafından resmi olarak şöyle tanımlanıyor: " Veganlık, hayvanların gıda, giyim ya da başka amaçlarla maruz kaldıkları sömürü ve zulmün her türlüsünden -uygulanabilir olan en mümkün mertebede- kaçınan ve buna ek olarak insanların, hayvanların ve çevrenin yararına, hayvan kullanımı içermeyen alternatiflerin geliştirilmesini ve kullanımını destekleyen felsefe ve yaşam biçimidir. Beslenme söz konusu olduğunda, hayvanlardan tamamen veya kısmi olarak elde edilen ürünlerin reddedilmesini ifade eder.” Buradan anlaşılacağı üzere hayvanın kullanıldığı bir şeyse kesinlikle kullanmam düşüncesi yok mümkün mertebe kaçınmalıyız diyor adamlar.
    Tamam kardeşim vegan olun demiyorum öyle bir hakkım da yok zaten. İstediğinizi yiyin, giyinin, kullanın; o bol yağlı iskenderi, fasulyenin olmazsa olmazı pastırmanızı yiyin, çok cool deri ceketinizi, zamanının asalet göstergesi kürklerinizi giyin.. İstediğinizi yapın ama bunların nasıl üretildiğini öğrenin sonra tüketmeye devam edin.

    -- Bundan sonraki kısım rahatsız edici ve +18 görüntüler içermektedir--

    Masamıza gelen etlerin ne şartlarla üretildiği video (şahsen sonuna kadar izleyemedim): https://www.youtube.com/watch?v=9mlh6BDBpA44

    O asil kürklerin geldiği yer: https://www.youtube.com/watch?v=sLcgxIGTFRs ( 20. saniyede halı gibi çırptığı şey canlı bir hayvan)

    McDonald's'tan birkaç üretim görüntüsü: https://www.youtube.com/watch?v=r6E8H3C1CrU

    Bİr kaza doğumundan ölümüne kadar yaşadıkları : https://www.youtube.com/watch?v=WNyTRLSE-YA

    Oysa siz filler sizi eğlendirmekten mutlu oldukları için sirklerde çalışıyorlar sanıyordunuz: https://www.youtube.com/watch?v=D8BFP0WWeLE

    Bu da sırf para için eziyet edilen atlar :https://www.youtube.com/watch?v=9TJVA2lwW4A

    BU videoları izlemek zorundayız; hayvanlar bizimle işbirliği kurduğu için o yumurtaları, sütleri deri ceketleri elde etmiyoruz biz onlardan zorla alıyoruz bunları. Endüstride ne Milka ineği var ne de mutlu mutlu yumurtlayan Keskinoğlu tavukları. Bizim gördüğümüz hep raf kısmı oluyor o da bize çok güzel gösteriliyor biz de hayatımız boyunca bu işin detayını düşünmekten itinayla kaçınıyoruz.
    İşte veganlar bu acıyı (sömürü ya da işkence ne demek isterseniz) durdurmak istiyor, evet çok naif, evet imkansız bir düşünce ama bunu istiyor diye veganları aşağılamak, onları gerizekalı statüsüne koymak, ikiyüzlülükle yaftalamak neden? İsterseniz endüstrileşmiş hayvansal ürünleri kullanmaya devam edip bu işkenceye prim verebilirsiniz, karar sizin! Ama bu acıyı durdurmaya çalışanın da önüne taş koymayın.
  3. aslında bitkileri katletmeyen insanlara verilen isim. bir insan 100 kalori besin almalı diyelim. biyolojide %10 kuralı diye bir şey vardır: besin zincirinde her basamaktan bir üste aktarılan enerji %10'dur. yani şöyle:

    1- üreticiler (bitki) (100x1000) -> 1. tüketici (otçul) (100x100) -> 2. tüketici (etçil) (100x10) -> 3. tüketici (insan) (100)
    2- üretici (bitki) (100x10)-> 1. tüketici (vegan insan) (100)

    burada insan daima 100 kalori kazanacak diye düşünürsek, 1. zincirde 100,000 kalori verecek bitki kullanılmalıyken, 2. zincirde sadece 1,000 kalorilik bitki kullanımı yeterlidir. görünmeyen biçimde, bitkilerin yok olmasını 100 kat yavaşlatır yani bu olay. kalanını da doğadaki canlıların geri kalanı yiyebilir böylece. dengeye geliriz.

    sinek yiyen bitkiler ise ayrı bir olay. bu cins bitkiler azotlu tuzların neredeyse hiç olmadığı bataklık benzeri habitatlarda yaşarlar. e bir yerden azot almak gerektiği için onlar da böyle bir sistem geliştirmişler. zira incelerseniz, o bitkilerin yakaladıkları böceklerin sadece protein içeriklerini sindirdiğini görebilirsiniz (azot içeren kısım). istese sineğin yağını, karbonhidratını da alır ama almıyor işte... lazım olanı alıp bırakıyor.
  4. geri kalan bütün politik teoriler ve ideolojiler gibi (feminizm,sosyalizm,komünizm, anarsizm,liberalizm vs vs..) içerisinde eser miktar faşizm barındıran, özünde ise kendi algilayabildigimiz kadariyla acı çekebilen canlıların (hayvanlar alemi içerisindeki bütün varliklar) insan tarafından somurulmesine karşı çıkan politik teoriye inanan ve bu uğurda belli davranış kalıplarını, hayat pratiklerini uygulayan insan.

    veganlar arasında sosyal statü kazanmak için vegan olan, hayvan hakları ile ilgileri sebebiyle vegan olan, başka türlü bir yaşamın kendileri için mümkün olmadığına inanan yada modaya uymak için vegan olan insanlar var. tıpkı dünya üzerindeki herhangi bir din, ideoloji, duygu gibi. bireyler seçim hakkına sahiptir.

    youreads yazarlarına veganlik özelinde geri kalan herşeyin ise genelinde bir tavsiyem olacak. eğer bir şeyler üstüne düşünmek , tefekkür etmek veya eyleme geçmek istiyorsanız bu şeyleri bireylerden ayrıştırıp kendi kültür ve birikiminizle karar verin. yıllardır dönüp duran argumanlari kendi fikriniz olarak sahiplenip kendinizi küçük düşürmeyin.
  5. belki bilenler vardır, ancak ben yeni keşfettim, gurmevegan

    vegan mıyım? hayır, buradaki tarifleri alıp içine balık, tavuk falan ekliyorum ve çok lezzetli şeyler elde ediyorum :)
    mesut
  6. son dönemlerde özellikle netflix'te veganlığı öven/ faydalarını ön plana çıkartan bir çok belgesel bulunmakta, (bkz: forks over knives) (bkz: what the health) bunlara örnek olabilir.

    tabi bu tür belgeseller insanların konu ile sağlık üzerinden ilgilendiği için yapılıyor, veganlığı hep agresif anlattık, hayvanlara şöyle oluyor, böyle yapılıyor diye. anlattıklarımız doğru olabilir ancak insanları çeken bir konu ya da anlatı olmadı bu ve nihayetinde "veganlar çok agresif" algısı oluştu. iyi ki bu işler yapılmaya başlandı ve artık "veganlık senin sağlığınla doğrudan alakalı" mesajı da verilerek, insanların konudan uzaklaşma çabası, konunun kendisiyle alakalı olmadığı yönündeki algısı değişmeye başladı.
    kimbo
  7. vegan arkadaşlar; bu sizin hayat tarzınız, bunu savunurken her türlü argümanı kullanabilirsiniz. savunduğunuz fikirlerin ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğunu yargılayacak kişi de ben değilim, savunduğunuz fikirlerin bir kısmını doğru bulmakla beraber hepsine saygı da duyuyorum.
    ama allah aşkına burada gelip bu beslenme tarzının sağlıklı olduğunu iddia etmeyin. tek tip beslenmenin zararlı olduğunu ve hayvansal gıdaların sağlıklı bir fizyoloji için ne kadar önemli olduğunu söyleyen tıp bilimi varken lütfen bunu savunmayın.
    başka canlıların hayatına duyduğum saygı benim için sağlıklı bir vücuttan daha önemli dersiniz anlarım, bu çok saygı duyulacak bir düşüncedir. fakat lütfen yanlış bilgilendirme yapmayın, veganlığın insan sağlığı için faydalı olduğu konusunda asılsız iddialarınızı bırakın, çünkü değil.
  8. doğrusu veganizmin ileri sürdüğü fikirlere -örn. sadece onlara eziyet edildikleri için hayvansal olan herhangi bir şey yememe- katılmasam bile (doğrusu bazı uç önlemlerini saçma bulduğumu itiraf etmek zorundayım) bu gruba karşı hem kendi toplumumuzda hem batı dünyasında süren amansız savaşın daha ilginç bir toplumsal soruna işaret ettiğini düşünüyorum.

    şöyle ki, 9gag, reddit gibi batı merkezli diyebileceğimiz platformlarda en keskin şakalar genelde bu kişiler üzerine yapılıyor. youreads veya ekşi gibi yerlerde de vegan başlığını okumak benzer bir durumu görmek açısından yeterli. peki dünya üzerinde bu kadar saçma fikir -örn. dünyanın düz olması, dünyayı reptilian denen yaratıkların yönetmesi, dünyadaki tüm paranın 4-5 kişi tarafından kontrol edilmesi, her şeyi yaratan bir tanrı - varken veganların özellikle böylesine hedef tahtasında olması dikkatimi çekiyor. burada bahsetmek istediğim salt, katıksız bir aşağılama durumu. işin garibi veganların kendi fikirlerini öne sürerken yaptıkları şey de bu.

    -lanet olsun, o ineğin ne tür aşamalardan geçtiğinden haberin var mı ha?
    -mrmmphpss (ağzı dolu, anlaşılmıyor)
    -sen katilsin, katil. (kırmızı boya dolu bir kovayı yemek yiyen adama atar vs.)

    bu durumun tam tersindeyse "yea bitki de canlı değil mi, kaynatıp yiyorsunuz" gibi aslında saçma gözüken ama mantıklı bir yöne parmak bastığı için de çok sevilen bir argüman var. "yıllardır insan olamayan maymunlar" örneğinde olduğu gibi.

    eğer okur farkettiyse verdiğim örneklerin çoğu gavurun deyimiyle "controversial" bizim deyimimizle "ihtilaflı" örnekler. evrim, din, para, veganlar ve birazdan başka örneğini göreceğimiz şekilde, feministler. feministlerin de veganlara benzer bir linç sürecinden geçtiğinin ileri sürmek aşırı değildir (burada en önemli nokta şu; hayır bu mecrada "karı-kız" düşürmek için "ılık ılık" konuşan biri değilim. yani atıyorum "çiçeklikurabiye" nickli bir yazara "ya selam :)) benim veganlar üzerine olan yazımı gördün mü? bu arada, alfabeyi yeniden düzenleme şansım olsaydı u ve i 'ı yan yana koyardım (bkz: mafia 2) eheh" gibi bir şey yazmayacağım).

    feministler söz konusu olduğunda da bu linç "feminazi" şeklinde ortaya çıkıyor ve gerçekten de işaret ettiği nokta hatasız değil. çünkü kendini feminist olarak gören bir çok kadının ve erkeğin ileri sürdükleri fikirleri baskıcı bir biçimde savundukları bir gerçek.

    peki feministlerin ve veganların burada ortak noktaları ne oluyor? onlarla neredeyse sinizmden esintiler sunarak dalga geçenlerin durdukları yer ne oluyor? bana kalırsa dalga geçenler hem feministlerin, hem veganların doğru bir olaya, olguya hatta belki de gerçekliğe işaret ettiğinin farkındalar. lakin hem feministler hem veganlar, bu gerçekliğin ortaya çıkarılmasını o kadar kötü yapıyor, o kadar "yersiz" eylemler sunuyorlar ki, yanlışı bildiği halde onu görmezden gelen "sıradan" bireyin acımasız hedef tahtası haline geliyorlar.

    saygılarımla.