1. ösym özel seti koleksiyonum var benim de. peçeteleri atarım geri kalanını kabıyla birlikte saklarım. bakarsın yarın bir gün sınava girdiğini nerden bilelim derler diye saklıyorum. yakında evimin bir odasını sadece bunlara tahsis edeceğim gibi duruyor.
  2. benim de gelişmekte olan bir kalem koleksiyonum var. ama öyle sıradan kalemler değil. hayatımın önemli dönemlerinde yanımda yer almış, bana yol arkadaşlığı etmiş kalemler.

    hepsi kullandığım dönemlere göre farklı karakterlere bürünmüş zihnimde. galiba bu yüzden bu kadar saygı duyuyorum onlara, elime aldığımda hala o günlerin heyecanını, tatlı zorluğunu hissediyorum.

    şimdi böyle söyleyince de aklınıza çok ahım şahım kalemler gelmesin ha! kimi alırken üç kere düşündürecek kadar pahalı olsa da , koleksiyonun büyük bir kısmı maddi açıdan bir şey ifade etmez.
  3. şimdilik az sayıda olan ama zamanla çok sayıda toplamak istediğim bira altlığı koleksiyonu.

    ülkemizde bira çeşitliliğinin az olması ve her yerde bira için altlık getirilmediği için türkiyede koleksiyonuma katkı sağlamak çok zor bu nedenle ne kadar seyahat o kadar çok bira altlığı demek benim için
  4. bjk logolu çakmak koleksiyonum vardı benim de. vardı diyorum zira hepsini dağıttım. ama yanlış anlaşılmasın, iyilik sever bir insan olduğumdan dağıtmadım onları. sadece fazla uzatmamak lazım böyle şeyleri, gerektiğinde kopabilmek lazım.

    koleksiyon oluşturmak vesaire, böyle alışkanlıklar benim için bir mola. mesela bjk'yi tutarım ben. ama fanatik olduğumdan değil. sadece rahatlamak için yapıyorum bunu. ön yargı oluşturmak için, diğer takımları ötekileştirip sanal bir aidiyet oluşturmak için. zaten bütün aidiyetler sanal, kurgu, dekor değil midir?

    koleksiyonlar, takım tutmalar, sınıfsal çatışmalar, dini ve milli ayrımlar, pazartesinden nefret edip cuma akşamını yüceltmeler, yaz aylarını anlamsız bulup kış aylarına bayılmalar, edebiyat yapacağım diye sabah saatlerini itin götüne sokup gece kendi gerçekliğini bulmalar vesaire...

    aslında sandığımızdan çok koleksiyonumuz var.

    olması da mantıklı olmasa bile makuldür. hepimiz insanız ne de olsa, yaşamak için zavallılaşmaya ihtiyacımız var. ama önemli olan gerektiği zaman aidiyet hissettiğimiz zamanlardan, mekanlardan, fikirlerden, eşyalardan, insanlardan kopabilmek için gereken iradeyi koruyabilmek.
  5. kendime göre hatırı sayılır bir yabancı dizi ve film arşivine sahibim.

    573 adet yabancı film (seri filmlerin her bir serisi dahil)
    49 adet yabancı dizi (bir kısmı bitmiş, bir kısmı devam etmekte olan)

    arşiv her geçen gün büyümeye devam ediyor.
  6. penguen ve uykusuz dergilerini biriktiriyorum.
    ama sonradan cilt olarak satılanları koleksiyondan saymıyorum tam tarihinde alınmalı kağıt yıllar geçtikçe eskimeli, arada sırada düzenlemek için eskilere baktığımda görüyorum ki küçük tarih kitapları gibiler okudukça sanki o günlerdeymiş gibi neler geçmiş diyorum. tabi arada eksikler var kimse mükemmel değildir dimi?