-
cryptolocker bulaştıktan sonra dosyalarımı zor kurtarmamın ardından mevcut durumda internet çıkışı için virtualbox üzerine kurulmuş ubuntu 14.04. zira windows için yazılmış cryptolocker'lar linux'ta çalışmazken linux için günün birinde yazılacaklar da windows'ta çalışmayacak. haliyle de en azından bu anlamda kafam şu anda rahat.
vakti zamanında pardus, ki o dönemde bilgisayar dergileri tarafından yükleme cd'leri dağıtılırdı. devlet arkasında dursaydı -en azından iptal etmeseydi- şu anda devlet daireleri başta olmak üzere birçok yerde microsoft'a ödenen saçma sapan ücretler ödenmiyor olurdu ve bir ihtimal koca bir ülkenin sektörünü kaybetmek istemeyecek autodesk ürünleri de linux üzerinde çalışabilirdi. (şimdi kabul edelim autocad'in yerini alternatifleri tutmuyor; pline'a hypertext atayıp excel'e metraj dökemiyorum oralarda)
bir de bir zamanlar denediğim ama illallah edip vazgeçtiğim arch linux. boş ve hırslı bir vaktimde inşallah yeniden, zira şu anda "şu ekranda bunu yaz" dışında bir şey yapamıyorum. -
ubuntu 15.10 -
şu an bilgisayarda ubuntu 14.04 kurulu olmasına rağmen (16.04'ü bekliyorum) kısa açıklamalarla daha önce kullandığım dağıtımlardan aklıma gelenleri de yazayım (ankete katıldım bari bilgi vereyim):
linux mint: ubuntu tabanlı olduğundan onda işleyen programlar bunda da işliyor ve kullanımı ubuntu'ya göre biraz daha kolay (en azından eskiden daha kolaydı). yine de ubuntu'nun görünümü daha fazla hoşuma gittiğinden çok uzun süre kullanmadım.
kubuntu: ubuntu'nın kde masaüstü ortamı kullananı. kullandığım dönemlerde sürekli sorun çıkardı. kimseye tavsiye etmedim; etmem de.
mandriva: yine kde tabanlı bir dağıtım. program çeşitliliği ubuntu'dan daha az. 2011 yılından sonra yeni sürümü çıkmadı zaten.
pardus: tübitak tarafından geliştirilip son sürümü 2013 yılında çıkan dağıtım. belki de kde'yi en güzel kullanan dağıtımlardan biri olmasına rağmen program sayısı çok azdı. program sayısı artsa gideri vardı halbuki.
elementary os: görünüşü en güzel dağıtımlardan biri. neden sildiğimi hatırlamıyorum. kendime not: tekrar denenecek.
lubuntu: ubuntu'nun lxde'lisi. hafif, en eski bilgisayarlarda ya da laptop'larda bile çok rahat çalışan püfür püfür bir dağıtım.
opensuse: uzun zaman önce kullanmıştım. klasik kde problemleri olması ve paket sistemi yüzünden bırakmıştım. son versiyonları iyi diyorlar, tekrar denemek lazım.
debian: ubuntu'nun babası. en son kurmayı denediğimde kurulum aşaması bile zorlamıştı (internete bağlanmadı vs). günlük kullanıcı için pek uygun değil gibi. zaten bir ara "ubuntu, debian'ın insanlar için yapılmış versiyonu" gibi bir geyik vardı. -
sirasi ile :
fedora , opensuse , ubuntu , mint , elementary os , redhat enterprise son olarak da manjaro linux kurdum takiliyorum..
bu arada kubuntu, lubuntu, zubuntu vs. ne varsa arm islemcili bir embedded a gomup kurcaliyorum arada.. -
mint 17.03 -
mint 17.03
son bir saattir bootable usb ile kullaniyorum ve simdiye kadar gayet iyi gidiyor. bazi ayarlar yaptim performans icin ki usb'den calismasina ragmen herhangi bir yavaslik olmadi ama yine de yaptim tabi.
bakalim bir hafta deneyecegim ondan sonra devamli kullanip kullanmama karari alacagim.
buraya edit gelecek bir hafta sonra.
edit: 18 mart'da yorumu yazdığım gün dayanamadım ve linux mint'i kurdum. şimdiye kadar ilişikimiz gayet iyi gidiyor, hız olarak, daha önce kullandığım windows home basic'e 1000 basar. sahip olduğum sistem ise şu: intel i5 işlemci, geforce520 ekran kartı, 500 gb 5200 rpm harddisk, 4 gb 1333 mhz ram. çok kötü değil çok iyi değil, ileride ssd ve ram takviyesiyle bana en az 3 4 sene daha yetebileceğini düşünüyorum.
neyse gelelim şimdiye kadar yaptıklarıma. öncelikle windows'dan kalma alışkanlıkları kullanamamak zorluyor biraz, mesela bazı kodları veya sistem servislerini hemen el alışkanlığı ile kullanamıyorsunuz. veya web için editör lazım oluyor bluefish'i kuruyorsunuz ama bir türlü firefox veya chrome ile ilişkilendiremiyorsunuz, yapılması gereken ayarları linux forumları hatmettim ama olmadı nalet bir türlü. ama halledeceğim zaten bu şekilde hata alıp çözerek öğreniyorsunuz. shell ve terminal ile ilgili öğrenmelerim devam ediyor. sanırım artık terminal'i daha iyi kullanmaya başlarsam her şey çok daha hızlanacak.
terminal olayı bir çok kişiye amaaaan ne uğraşacam ya diye gelebilir ama bildiğiniz zaman aslında daha hızlı ve efektif geliyor nedense. yani bazı şeyler yapmam gerekiyor, iki satır bir şey yazıyorsun, hop hemen yapıyor.
zaten ben linux'un herkese uygun bir sistem olduğunu düşünmüyorum, şu an kullandığım mint, ubuntu ile birlikte sanırım en az terminal kullanma gerekliliği sunan sistemlerden birisidir. gerekli yazılım olduğu zaman kendi yazılım merkezinden indirebiliyorsunuz veya internetten bulduğunuz zaman ister indirip isterseniz kodlar ile yükleyebiliyorsunuz.
hız açısından ise kesinlikle windows'dan daha iyi olduğunu düşünüyorum şu ana kadar. açılmasında acpı probe failed hatası veriyor, araştırmalarıma göre önemli bir şey değil ama yine de görmek istemediğimden baktım biraz çözümüne ama şimdilik pek yok gibi, açılışı çok hızlı değil, kapanışı uçak hızında ki zaten sürekli suspend durumunda kullanıyorum. bunun yanında firefox, chrome veya bir program bana daha hızlı geliyor. bilinçli bir pc kullanıcısı olduğumu düşünüyorum ama windows'da ne yaparsanız yapın bir süre sonra yavaşlama başlıyor, gereksiz servisleri kapatmama rağmen, başlangıç programlarını kapatmama rağmen ince ayarlar çekmeme rağmen yine de yavaşlama bir süre sonra başlıyor. şimdilik linux'da böyle bir şey yok bakalım ileride değişiklik olursa yine editlerim burayı. -
slax. kurdum usb ye nereye gidersem yanımda :)