1. 4 kişilik bir yurt odasında hayatımı devam ettirmeye çalışıyorum. diğer 3 arkadaşın hiçbirini de kendime yakın göremiyorum, oturup konuşmak bile çok zor geliyor bana çünkü onların ağzından çıkan kelimeler ve o kelimelerin oluşturduğu cümleler benim canımı daha fazla sıkıyor. hadi konuşayım diyorum bazen başlıyor anlatmaya;

    '' aga ben kendi işimi kuracağım. amcam da hep öyle der, fiyatı ucuz tutup yüksek kaliteli mallar üreteceğim.''

    lan kaç yıldır bu hayattayım (küçümsemek gibi olacak ama umurumda değil) hiçbir vasfı olmayan, sabahtan akşama kadar yatağına uzanıp telefondan bir şeyler izleyen adamın başarmak istediklerine ve bunu yapacağına olan kesin inancına bak bir de bana bak.

    diğerine bakıyorum elinde telefon bütün sosyal mecraları tarayıp kız düşürmeye çalışıyor ve megaloman karakterini tatmin etmek için bunu da başarıyormuş gibi lanse ediyor. yazık.

    bu diğerlerine göre daha iyi ama karşısındakinin sıkıldığını anlamıyor. sohbetimiz sırasında artık konu değiştirmeye çalışmaktan sıkıldım. insanların kalbini kırmaktan çekinirim çoğu zaman ama bu arkadaşa 3-4 kere susar mısın dedim. napayım.

    yalnızlığı çok seven ve sürekli yalnız kalmaya çalışan bir insanım. bilmiyorum belki de öyle uzun süreli bir yalnızlık yaşamadığım için böyle düşünüyorum fakat gerçekten insanlara bir şey anlatmaya çalışmaktan yoruldum. tartışmalardan olabildiğince kaçıyorum. o ahmak sürüsüne karışıp ahmaklaşmak istemiyorum.

    bütün arkadaşlarımı, ailemi tek tek düşünüyorum hatta sevgilimi de katıyorum bu eyleme şöyle karşıma alıp konuşabileceğim, beni anlayabilecek biri yok. zaten bugüne kadar kimseyi karşıma alıp içimi dökmedim, dökemem. anlatacak onca şeyimi hadi duvarlara karşı anlatayım diyorum bu sefer 3 kişinin nefes alışverişlerini ensemde hissediyorum. bu sayede içimde 2. ben oluştu ona anlatıyorum hem beni anlıyor hem duymak istediklerimi söylüyor.

    şehir dışında okuyorum hadi ailemin yanına gideyim belki buranın havasından suyundandır diye düşünüyorum. gidiyorum. en fazla 3 gün sonra sıkılıyorum ne yapacağımı şaşıyorum.

    en kötüsü de ağlamak isteyip de gözyaşlarından utanıp ağlayamamak. karşılarına dikilip siktirin çıkın lan odadan demek istiyorum. diyemiyorum. bende dışarı çıkıyorum sigaramı yakıp zifiri karanlığın ardındaki ormanlarda ağaçlardan birinin altında oturmuş da ağlıyormuşum gibi düşünüyorum.

    en garibi de gözlerinden yaş gelmeden hüngür hüngür ağlamayı da öğretiyor insana hayat.

mesaj gönder