• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.79)
kürk mantolu madonna - sabahattin ali
"her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor, rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum "kürk mantolu madonna"yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum."kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. kollarıyla bizi sarar. sorgulamadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz. yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran sabahattin ali, bu kitabında güçlü bir tutkunun resmini çiziyor. düzenin sildiği kişiliklere, yaşamın uçuculuğuna ve aşkın olanaksızlığına (?) dair, yanıtlanması zor sorular soruyor.
  1. youreads'te yakin zamanda okudugum bir yorumda kitaplari putlastirmamak gerektigini soyluyordu bir youser. begendigimiz ya da hatirlamak tekrar bakmak istedigimiz yerlerin altini cizmek ve ya sayfanin ucunu kivirmak o kitaba zarar vermiyor hatta yasanmislik katiyor aslinda evet. sanirim kafamdaki bu putlari bu kitapla kirdim. daha ilk sayfadan basladim altini cizmeye. muthis kararkter analizleriyle doluydu. bildigimiz seylerin edebi olarak yorumlanmasiydi aslinda sadece, ama ruha muthis isliyordu. bu nedenle de, bu kitapla ilgili yorumum subjektif bir yorum olacak belki..

    !---- spoiler ----!

    kitabi okumaya uzun zaman once karar vermistim ama turkiyeye gelip satin alma sansim olmamisti, ta ki son dakikada mudurum tarafindan is icin turkiye'ye gonderilene kadar. ilk isim, bilgisayarimda her daim guncel tuttugum, "alinacak kitaplar" listemin bir ciktisini alip bavulumu toplayip turkiye'ye gelmek oldu. istanbul'da buldugum ilk kitapcida ilk onu gordum ortadaki masalardan birinde, hemen sarildim ona ve evet sonunda seni okuyacagim dedim. istanbul'dan izmir'e is icin gecip, 3-4 gunun sonunda buruk bir sekilde donus yolculuguma basladigimda o hic istemedigim an gelmisti, sadece 15-20 sayfa kalmisti bu muthis romanin bitmesine. hic bitmesin istedim, ama gelmisti iste ayrilik vakti.. izmir-istanbul ucagindaydim, yanimda tanimadigim insanlarla seyahat ediyordum ve bu muthis romanin son sayfalarina gelmistim. o muthis huzun coktu ustume. belki de memleketten donus yolunda olmanin etkisiyle biraz daha agir gelmisti bu huzun.. ve evet tutamadim kendimi, basladim hickira hickira aglamaya. yol boyunca merhaba bile demeyen, yuzume bakmamis, yanimda oturan adam bana pecetesini uzatti goz yaslarimi sileyim diye. bu daha da huzun oturttu gogsumun ortasina, dakikalarca agladim agladim agladim. kaderin cilvesine, geride birakip gittiklerimize, herseye.. o yuzdendir ki bu kitap benim icin ozel bir yere sahiptir. okudugum zaman ve yer kitabin herbir satirina isledigi icindir uzerimdeki bu muthis etkisi.

    !---- spoiler ----!

mesaj gönder