1. mavi sessizlik


            onlarla tanıştıktan sonra hayatım gün ve gün değişti. fikirlerim, düşüncelerim adeta patlama yaşıyordu. tabi bu düşünceler ve fikirler sosyal hayatımada etki etmeye başlamıştı. okulum, ailem, arkadaşlarım hiçbirşey fark etmemişlerdi ama ben değişmeye başlamıştım. bu değişim hayatıma fiziksel olarak değilde ruhsal olarak etki etmişti. bir problemle karşılaştığınız zaman 3 tane farklı karar aldığınızı düşünün. sonra bu kararları kendi içinizde moleküllerine ayırana kadar inceliyorsunuz. hatta öyle bir noktaya geliyorsunuz ki kendinizle çelişiyorsunuz. bu çelişkiler sizi içten içe başkalaştırıyor. hayatınızı kesik kesik yaşamak zorunda kalıyorsunuz. bazen bir avuç sesizlik için ruhunuzundan bir parça vermeye bile razı oluyorsunuz. sadece sessizlik, istediğiniz tek şey bu oluyor. siz sessizlik istedikçe içinizdeki daha baskın gelmeye başlıyor. sonunda kaybeden her zaman sizin bedeniniz oluyor. bu zamana kadar düştüğümüz bütün fikir ayrılıklarının üstesinden gelmeyi başardık. peki ya başaramasaydık ? işte insanların anlayamadığı nokta da tam olarak burası. bir insanın karakteri bölünüyorsa onu serbest bırakmalı ve aralarındaki uyumun sağlanmasını izlemeli. başarılı bir şekilde uyum sağlanırsa o insan yalnızlığın ne demek olduğunu bile unutuyor. kendi kendine yetinmeyi öğreniyor. aldatılmayı, sahte gülüşleri, arkasından dönecek oyunların hiçbiriyle karşılaşmadan yaşıyor hayatını. bu göreceli bir kavram olduğu için kişiden kişiye değişsede bizim fikrimiz bu yönde. birde bu olaylar yaşanırken dışardan gelen tepkileri görmemezlikten gelmek var. insanların sizi hasta varlıklar olarak görmesi, sizlerin kişilik bozukluğuna sahip bireyler olarak tanımlaması. onların acınası karakterlerine mi üzülsem yoksa bizi hiçbir zaman anlayamayacaklarına mı ? açıkcası bilmiyorum. bu bir hastalık değil. hastalık olsaydı başımız ağrır, ateşimiz çıkar veyahut midemiz bulanırdı. hastalık dediğiniz fiziksel olarak tanımlanan ve bedenin bundan olumsuz etkilenmesidir. bir insan depresyondaysa buna psikolojik rahatsızlık denmez, denemez. bizlerin bu şekilde mutlu olmasını, insanlar nedensiz bir şekilde garip buluyor. biz bu şekilde mutluyuz, ruhumuz mavi sessizlikte huzurlu bir şekilde yaşıyor.
                    bizler aslında varla yok arasındayız, kimsenin sevmediği ama çok sevilenleriz...

mesaj gönder