• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.26)
the lobster - yorgos lanthimos
çok da uzak olmayan bir gelecekten ilginç bir distopya öyküsü anlatıyor bize the lobster. yalnız kalmış, ilişkisi olmaya insanların tutuklandığı, alternatif bir gelecekte geçen öyküde, bekar insanlar korkunç bir otele yerleştirildikten 45 gün sonra, kendileriyle eşleşen kişiyle ilişkiye başlamak zorunda kalıyorlar. eğer ki ilişkilerinde başarıyı yakalayamazlarsa, ölümün kol gezdiği bir ormana sürgüne gönderiliyorlar.

dogtooth ile dikkatle üzerine çeken yetenekli yunan asıllı yönetmen yorgos lanthimos'un kamera arkasına geçtiği film, alışılmışın oldukça dışında, ilginç bir distopya öyküsü sunuyor izleyiciye. başrollerini colin farrell, ben whishaw, rachel weisz ve lea seydoux gibisi isimlerin paylaştığı film; distopya meraklılarının ilgisini çekecek gibi görünüyor!
  1. !---- spoiler ----!

    100 senelik ömrünün sonuna kadar çiftleşmek isteyen aristokrat kanlı ıstakoz, filmin sonunda elbette kaçıp gitti, pencereden görülme riskini bile almadan. ama bundan sonra adam nereye gitti, kendini nerelere vurdu, 1-2 sahne daha gösterse bence daha vurucu olurdu. çünkü adetleri, davranışları bildiğimizden çok farklı olan bir dünyayı anlatan filmin sonundaki böyle bir boşluk sanki eksik anlatmak demek oluyor bir yerde. bu boşluk kötü kalpli kadını dönüştürdüğü hayvanda konusunda da var. hangi hayvana dönüştüğünü niye izleyiciye bırakıyor?

    bunun yanında senaryo eyvallah sağlam ama bir ilişki sahibi olmak veya olmamak konusundaki "mahalle baskısı"ndan dem vurmak için ve ilişkilerin plastikliği hakkında bir kaç laf etmek için biraz zorlama değil mi?

    !---- spoiler ----!

mesaj gönder