1. bu kavram 1970 lerde ortaya cikti. tam olarak tüm petrol satislarinin usd ile yapilmasina dayanir. çok ilginç, kim usd nin tüm petrolün yakasina yapisacagini bilebilirdi ki? lakin durum bu hali almisti. 1970 ortalarinda tüm petrol üreticisi uluslar (bkz: opec) ve usa arasinda bir antlasma imzalandi, ve sonrasinda ise tüm dünyayi içine alarak genisledi. bu durumda, global markette üretilen her bir varil petrol, her kim tarafindan alinirsa alinsin usd ile almak zorundaydi. dünya üzerindeki bir ülke petrol satin almak istedi, peki ulusal para birimini nasil usd ye cevirecek? dedigimiz gibi eger petrol satin almak istiyorsan elini usd ye koyacaksin. iste bu diger ülkelerin gerçegidir. ellerini usd ye atacaklar. peki bunu nasil yapacaklar? bunun için ülkelerin önünde çoklu seçenek var. ulusal para birimlerini usd ye cevirip petrol alabilirler, lakin bu çok maliyetli; ya da bankalara gidip usd alabilirler ki bunu için de bankalar yüklü mitarda para talep ediyorlar. peki o zaman ülkeler ne yapmali! birçok ülkenin ne yaptigina gelirsek, ki bu tercih edilen yöntemdir. acaba bu yöntem nedir! us halkinin istedigi birseyi üretmek, iste yöntem bu. peki sonra? bu üretilen ticari mali us e ihrac etmek. peki bunu ne karsiliginda yapabilirler? elbette usd karsiliginda. sonraki adim ise aldigin usd leri petrol satin almak için kullan. bu yüzden ekonominin büyümesini istiyorsan bunu enerji yolu ile saglamalisin. ellerini petrol duvarina koymadan, daha fazla enerji üretmeden ekonomini büyüme yoluna sokamazsin. ihtiyacin enerjiyi üretmek için, petrolü elde etmek için ve ekonomik büyüme için, ilk önce usd yi elde etmen lazim. iste bu petrodolar ticaretidir.

mesaj gönder