• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.36)
karpuz kabuğundan gemiler yapmak - ahmet uluçay
recep ve mehmet yazları, köylerinin yakınındaki tavşanlı kasabasında çıraklık yapmakta olan iki köylü çocuğudur. recep bir karpuz satıcısının, mehmet ise bir berberin yanında çalışmaktadır. her ikisi de sinemaya delicesine tutkundur. bu tutkunun sonucu olarak geceleri köydeki evlerinin terkedilmiş ahırında bir yandan derme-çatma bir film projeksiyon makinası yapmaya çalışırken, diğer yandan da hayatlarını tümden değiştirecek olan rejisörlük hayalleri kurmaktadırlar. köyün delisi deli ömer de çocukların bu sinema sevdasının tek tanığı ve destekçisidir. recep bir gün, kasabada oturan ve ineklerine yedirmek için ham karpuzları toplamaya gelen nezihe adlı, iki kız çocuğu olan dul bir kadınla tanışır. o günden sonra sık sık çay içmek veya kahvaltı etmek için bu kadının evine giden recep, yaşça ondan büyük olan nezihe'nin büyük kızı nihal'e ilgi duymaya başlar. nihal ise bu yabancı, köylü oğlan çocuğun eve girip çıkmasından bile rahatsız olmakta, ona elinden geldiğince ters davranmaktadır. küçük kardeşi güler ise ablasının aksine recep'e ilgi duymakta, ancak o da bu ilgisine karşılık bulamamaktadır
  1. izlerken gülümsemelere ve zaman zaman kahkahalara yer vermiş sinema sevdalısı iki çocuğun hikayesini anlatmaktadır. filmin alt metninde tutkusu olduğu ve bu arzuyla yanıp tutuşan karakterlerin aldığı yol seyirciye sunulmuş.

    sinema konusunda bir dizgi yakalayan karakterler söz konusu sevda ve aşk olduğunda gönülleri boş kalan birer kuş gibi sokak aralarında kalmıştır.

    oyunculuklar övgüye ihtiyaç duymayacak kadar güzel. başroldeki cengaverler dışında karpuzcuyu oynayan amcanın gerçekten karpuzcu olduğu hissiyatı ile birleşmesi öyle kolay bir olay değil. abartılı bulduğum tek sahne recep'in aşık olduğu kızın cevizi dışarda kırıp yatağında yediği sahnedir. yönetmen tercihidir saygı duyarım ancak nöölüyor abii ya diye bir iç sese sebebiyet vermiştir. ha belki yönetmenin yapmak istediği de buydu? bilemiyoruz.

    piç sözcüğünü öyle güzel kullanmış ki ana, yarın sokaklarda piç kelimesini kullanmak istiyorum. öyle hoş piç denilirse piç kelimesi hep hayatımda olsun lütfen. "güzel piç"

    keyifle izlediğim filmlerden biridir. bir sinema sevdalısı olarak filmin konusu da sinemayla ilgili olunca filmin değerinin benim nezdimde bir kuple daha değerlidir.

mesaj gönder