olayı anlatan en kısa başlık buydu sanırım. olay şu ki, nerede insanlar bir müzisyen bir şarkıcı görünce "hadi bize bir şeyler çalsana/söylesene" derler. insanlar da kırmayıp kabul ederler genelde ama bundan pek de haz etmezler aslında. çünkü bir şarkı icra etmek öyle her an pat diye yapılacak bir şey olmadığı gibi yapılmaması da gerekir. ama insanlar bunu genelde anlamaz ve "hadi ya bir şarkı çal nolcak yaa" diye diretirler. insan her an iyi bir modda olamayabiliyor. mutsuz olur, canı sıkkın olur, kafasına takılan bir şey vardır. eline enstrümanını aldığında istediği duyguyu veremez ona ya da şarkısını söylerken içinden gele gele söyleyemez. sırf karşısındakini tatmin etmek için yapmış olur. insan hayat kadını muamelesi görüyor gibi hissediyor haliyle. hayat kadınlarını aşağılamak falan değil bu söylediğim. sırf karşısındakini tatmin etmek için istemeye istemeye kendisi için özel olan bir şeyi yapıyor insan.

bir keresinde enstrümanlarımızla bir taksiye binmiştik. taksici abi başladı muhabbete ben de bağlama çalardım falan. iyi güzel muhabbet oluyor. "var mı grup" falan dedi "var abi" dedik. "hanginiz söylüyor" dedi "ben söylüyorum" abi dedim. "vaay söyle bakalım bir şeyler" dedi. "abi yapmayayım ya yorgunum" dedim, "yav söyle yeğenim nolcak" dedi, "abi valla yoldan geldim dilim damağım kurudu ya" falan dedim de bıraktı. ya tamam insanlar dinlemek istiyor falan da bana tuhaf bir istek gibi geliyor. hani ne bileyim bir tiyatrocuya denk gelince "hadi ya tiyatrocusun demek. ya bir tirad okusana be" der mi insanlar? denilse tepki verilmesi normal olur değil mi? e peki müzisyenlerden neden sürekli böyle isteklerde bulunuluyor anlamıyorum.

solo kariyerinin ilk yıllarında hayko cepkin hülya avşar'ın programına katıldığında da benzer bir muhabbet olmuştu. hülya avşar, hayko'nun türk sanat müziği söyleyebildiği muhabbetini açtıktan sonra ufak bir şeyler söylemesini isteyince hayko "neden söyleyeyim canım ne güzel muhabbet ediyoruz" tarzı bir şey söylemişti. olayı mükemmel de özetlemişti. kendisine olan saygım ve sevgimin sebeplerinden biri de onun böyle güzel düşünceleridir zaten.

ekleme 1: bir de buna ek, enstrüman çalmayı bilip başkalarının enstrümanlarına göz dikenler var. başkası tarafından çalınmasından hoşlanmadığını ısrarla söylemesine rağmen bulduğu ilk fırsatta eline alıp çalarlar falan. belki enstrümanında bir hassasiyet vardır (potanslarında olabilir, kulaklarında olabilir, köprüsünde olabilir), yakın zamanda da sahnesi vardır ve başına bir şey gelirse o zamana kadar halledemeyecektir. bunlara da dikkat etmek gerekir.

ekleme 2: aldığım olumlu tepkiler mutlu etti gerçekten. teşekkürler :)