yapıldığı zamanın şartlarına göre tasarım ve mimari açıdan muhteşem bir yapı. saray hakkında kısa bilgi vereceğim ama başlığı açmamdaki sebep başka: günümüze kadar gelebilen böyle inanılmaz bir yapının son hali. iş gereği çok seyahat ediyorum. türkiye'de görmediğim il kalmadı diyebilirim. gittiğim yerde işimi halledip otelde vakit geçirenlerden değilim ama. iş biter bitmez gittiğim yörede görülmesi gereken neresi varsa üşenmez gider görürüm. ağrı'ya kadar gelmişken doğubeyazıt'a gidip hep görmek istediğim bu sarayı da ziyaret ettim. saray hem konumu hem mimarisi ile inanılmaz ancakkk;

o kadar yol gittikten sonra sonuç hayal kırıklığı. sarayı korumak için yapılan restorasyon çalışması tam bir felaket. özellikle yağmur ve kar yüzünden aşınmaları engellemek için açık olan alanların üzeri kapatılmış ki ne siz sorun ne ben anlatayım.

tamamen taş olan sarayın üzeri metal ve cam ile kapatılmış. sarayın yanında havuz ya da kantin var gibi duruyor. yerler bildiğiniz karo ile kaplanmış. ben arkeoloji bölümünde misafir öğrenciyim, içimde kalan okuyamadığım bölüme bu yolla devam ediyorum. uzman değilim ama vatandaş gözüyle bile bu renovasyon olmamış.

saraya gelirsek; saray, osmanlı imparatorluğu’nun lale devri’ndeki son büyük anıtı olup sanat tarihi açısından da çok değerli bir eser olarak görülmektedir.1685 yılında doğubeyazıt sancak beyi çolak abdi paşa tarafından başlanan yapımı, 1784 yılında çıldır valisi ishak paşa tarafından tamamlanmış yani yaklaşık 100 yıl sürmüştür.

osmanlı, selçuklu ve fars mimari üsluplarından esintiler içeren ishak paşa sarayı’nın en önemli özelliği dünyanın ilk kalorifer tesisatı döşenen sarayı olmasıdır.

ishak paşa sarayı hakkında birçok da efsane bulunmaktadır. anlatılanlara göre saraydaki zindanlar içeri girildiğinde bir ışık oyunu saçıyor. suçlunun işlediği suçun oranına göre, çok ışıklı veya az ışıklı bir zindanda cezasını çekiyormuş. bir diğer rivayet ise, sarayın etrafındaki dağlarda yaşayan köylülerin sağdıkları sütün, muazzam bir yer altı tesisatı ile saraya ulaşması ve çeşmelerden süt aktığıdır.

yine de benden size tavsiye; bu hali ile bile olsa henüz görülebilecek durumdayken yolunuz düşerse gidin, görün.

not: sevgili moderasyon, bu başlık seyahat başlığı altında mı olacaktı yoksa, bilemedim?!?
hatalıysam düzeltir misiniz??