ben bu olayı hala daha anlamıyorum. koskoca adamlar kalkıyor, vücudum azcık daha şekilli olsun diye uykusunu, beslenmesini tamamen değiştiriyor. işte ne bileyim gününden belli bir zamanı ayırıyor, o ayırdığı zamanda da normalde yapmak için para alması gereken ağırlık taşıma işini bir spor salonunda (ya da evde, ne farkeder) harıl harıl yapıyor. kan ter içinde saatlerce çalışıyor. üzerine bir de para veriyor. o da yetmiyor. protein alacağım diye kilo kilo tavuk/et/yumurta yiyor, olmazsa protein tozu mudur nedir ondan yiyor.

hayır bir de sanıyor ki zaten et falan yemek faydalı, o zaman çok et yemek de daha çok faydalı! protip: değil.

şimdi ben bunları deyince gelecek olası cevapları peşin olarak cevaplıyorum:

"vücut geliştirme bir disiplindir, yaşam tarzıdır"
e öyle, okey. ben de şimdi gidip günde 3 saat duvara top atayım. hatta topu atarken daha mükemmel bir parabol yakalamak için de işte a vitaminidir falan takviye alayım. çünkü ben top atışlarımın mükemmel olmasını istiyorum. bu da bir disiplin, bu da bir yaşam tarzı. e iyi de kardeşim, bunu yapıyorsun yapıyorsun eline ne geçiyor? tamam güzel, topu mükemmel atabiliyorsun artık. ee?

"poposunu sandalyeden kaldıramayan göbekli beyanı, kıskanmış heheh"
göbeğim yok. hatta zayıfım denebilir. her gün 9000 kalori alıp 8000'ini yakmakla uğraşmak yerine günde 1000 alıyorum, kafam rahat. sağlıklıyım yani. madem sağlık için yapıyoruz, ben referans aralığının içindeyim. ayrıca, poposunu sandalyeden kaldırmamak da artık 21. yüzyıl için bir hakaret sayilmamali bence. elektriği, interneti, matematik teoremlerini, meşhur web sitelerini, tıbbi ilaçları vs. dambıl kaldırırken yapmadılar sanırsam. poposunu yerinden kaldırmayan adamın işi rahattır. yani resmen 17. yüzyılda amerikadaki köleler gibi çalışıp, üzerine de "ehehehe poponu kaldır da yürü la az hehe" diyen adamlar var.

"sanki siz atom parçalıyorsunuz"
vallahi diğerlerini bilmem, ben günde bir makale okuyorum. üstüne ileride vatana millete hayrım dokunsun diye tıp eğitimini devam ettiriyorum. en azından yaptığım şeyler ileride birinin hayatını kolaylaştırır, yaşam standardını yükseltir, belki hayatı kurtulur? o makale dediklerim de onedio makalelerinden değil bu arada.

vücutcuları kınayanlar göbekli/sıska kıskanç erkeklerdir olayı zaten nerede duysam kahkahayı bastığım bir şey. ahahah. bunu diyen adamın kendini kanıtlamak için son çaresi, kas dokusu kütlesini artırmak. artırmış, şimdi de sefasını sürmek istiyor da onlar aklı başında kimseye yemiyor ben diyeyim. yani hiçbir güç, beni kendimi kanitlamak için köle misali ağırlık kaldırmaya itemez.

hayır bir de nasıl bir çevreniz varsa, şişman ve sıska insanların yüzüne kesinlikle bakmıyorlar sanırım. yani düşünsene şöyle bir şeyi:

- ya lelouch sana otoimmün hastalıklar ile alakalı bir şey soracağım, bıdı bıdı bıdı?
+ şöyle, bıdı bıdı bıdı

şimdi bu muhabbeti çeviren insan, karşısındakinin kas kütlesi umrunda mıdır? bence değildir. oysa:

+ yaaa merve berkecan şöyle şöyle olmuş
- ohaa öyle mi ay ama onun kankisi de çok yakışıklı çocuk het höt

2. diyaloga pek aşina olmadığım için saçma yazmış olabilirim de benim aklımda böyle canlanıyor şahsen. bir erkek böyle tiplere neden yaranmak ister, orası da muamma (*::))) ). 1. diyalogdaki tiplere "yaranmak" istese, bir iki bilgisi olması yeterli. biz onu obez de olsa anoreksik de olsa kabul ediyoruz.

ay neyse ben devam edemeyeceğim.