1. internetin, internet marifetiyle kullandığımız böyle anonim / anonim olmayan paylaşım alanlarının sayılı iyi yanlarından biri, sizi ömrünüz boyunca belki hiç karşılaşamayacağınız insanlarla, onların bilgileri, tecrübeleri, hayat öyküleriyle buluşturması bana kalırsa. başta youreads için, sonra bütün sözlük formatında siteler için söylüyorum ki; elbette buralar "forumlar" a dönüşmesin, isimsiz resimsiz facebook'lar olmasın. ancak giderek yalnızlaştığımız bir dünyada, zaman diliminde yaşıyoruz artık. ben youreads dahil bazı sözlükleri, nitelikli sosyalleşmenin yapılabildiği yerler olarak görüyorum. çoğumuz bütün günü iş yerinde, okulda, dışarda geçen insanlarız ne yazık ki. yine çoğumuzun bütün gün karşılaştığı insanlar günü değil, aylarını hatta yıllarını 250 - 300 kelimeyle yaşayan insanlar. mizahtan, sanattan, bilimden, hatta geyikten bihaber çoğu. hal böyle olunca insanların bu tip yerlere deyim yerindeyse sığınıp ilgi alanlarını kendi üsluplarıyla açıklamalarını, eğlenmelerini, güldürmelerini, iç dökmelerini, beynini çatlatıp fışkıracak kadar yoğun bilgi birikimini yapabildiği kadar buralara gömmelerini yanlış, abartılı, nahoş veya eksik bulmuyorum kesinlikle. hoş olmayan ayrımcılık olabilir, alenen yapılan terbiyesizlikler olabilir, densizlikler olabilir, böyle açılmış başlıklar lüzumsuzdur bence de. ama söz konusu "kültür" ise yemek de bir kültür değil midir? farklı bir şey pişirirken sadece dürtüsel bir açlık mı yönlendirir bizi? öyle olsa yalnız ekmek peynir yeterli olmaz mı? kaldı ki yiyecek içeceklerin de tarihi var, değişik toplumlarca arz ettiği farklı yoğunlukta önemleri var. bir başkası da tutar bunu yazar,yazabilir. aynı şekilde, dileyen şu çağda antik yunan felsefesini yaşatır,düşündürür, dileyen bilal'e anlatır gibi anlatır, dileyen ancak felsefe doktorunun anlayacağı dilde yazar. böyle yerleri sosyal ve aktif yapan şey çeşitliliği, renkleri değil midir? herkes zamanını trinity kütüphanesinde geçiriyor da benim mi haberim yok yoksa? kaldı ki tam anlamıyla objektif bilgi için en doğru adres değil ki sözlükler. herkes çoğu konuda ister istemez öznel bir izlenim paylaşıyor. en bilgi dolu giride dahi çoğunlukla böyledir. ben şahsi olarak böyle yerleri (özellikle bilgi arıyorsam) aklımdaki bir şeyi eşe dosta soracakmışım gibi sorup öğrendiğim yerler olarak görüyorum. daha çok fikir edinmek, tecrübe okumak için burdayım ve başka yerlerdeyim. eğlenmek, gülmek, şaşırmak, yeni hikayeler okuyup yazmak için. bu yüzden bu atışmaları da, kültür de kültür ısrarlarını da çok yerli bulmuyorum. aynı şekilde "buralar bitti, başka sözlüğe taşınalım" yaklaşımını da. su mu bitti, mevsim mi değişiyor, tası tarağı toplayıp gitmeler ne yahu, neyin göçü bu? (beyin göçü esprisini bu satırı okumadan ilk düşünene benden bir adet dekme, kapıda teslim) herkesin bir veya birkaç ilgi alanı var, onun dışına çıkan yazarı engelle, başlığa girme, mis gibi sözlük. seni okuyan okuyor zaten, geribildirimini de alıyorsun bunun bir şekilde. özellikle şahsi taciz olmadıkça kim kimi niye bu kadar rahatsız etsin ki? "ekşi'ye döndük iyice" falan deniliyor sürekli, bence oranın şu anki vaziyetine dönebilmek için baya baya sıkı troller lazım, burdaki insanlar olsa olsa kendi halinde şakacı insanlar. ha illa ekşi'ye dönmek gibi bir ısrarımız varsa 1999 - 2004 / 2005 aralığı gibi olalım, küçücük,komikcik,içi dolu bilgicik olalım, olamaz mıyız? bence uslu durursak şirinleri bile görürüz, ben söyleyeyim.

mesaj gönder