şu zamana kadar namalup geldim. neyi elde etmek istediysem kendi dişim tırnağımla ona egemen oldum. ama hayat gayem olan o uzun soluklu mesele hariç tutkuyla istediğim bir şey olmamıştı. bir lüks, bir şımarıklıktı istediklerim. zaruretim yoktu yani. olmasa da olurdu ama yine de oldururdum. kendi dişim ve tırnağımla. rind zamanlarım böyleydi.
çok değil, geçenlerde kainatın en mükemmel meyvesini gördüm. yaprak üzerinde bir kristaldi o. kalabalıklar içinde güneş gibi parıldıyordu. günbatımı gibi turkuaz ve turuncu ışıklarıyla kamaşmış gülümseyen dişleri, mükemmelliyetti. rind yaşıyordum diyordum. benliğim griydi. griliğim, o pür beyaza bir tanrı görmüşcesine hayranlıkla bakıyor; ona karşı olan hayranlığımı gözardı edemiyordum. ilk defa aşık olmuştum. o kıvır kıvır saçlar, çekik ve saf gözler, gamzeli gülüş, fizik, duruş, parlayan göz bebekleri. ama beni en çok çeken o muhteşem elmacık kemikleri... dünyadaki bütün çirkinliklere ve çarpıklıklara arı bir elmastan yumruk olmuş o elmacık kemikleri... seni hakedemezdim, bu grilikle olmazdı. ama kimse de etmemeliydi. griliğim umrumda değildi, bencildim istiyordum. hem sen dışında kimse beyaz değildi ki. kimse o kadar öz değildi. hem erkek dediğin pasif ve saf beyaz olamazdı değil mi? korumacı bir siyahlık; agresiflik ve saldırganlık olmalıydı üzerinde. hemler uzayıp gidebilirdi. seni hakedemeyeceğimi düşünsem dahi senin benim olmanı istiyordum. çünkü -beni kibirli görebilirsin- seni en fazla hakeden o kimse de bendim açıkçası. fakat bazı problemler vardı. burada zamanım kısıtlıydı ve senin o duru elini kirleten bir erkek vardı. ve hala var.
gönlün bende biliyorum. benim gönlüm de tamamıyla sende. fakat sen ihanetçi olamayacak kadar mükemmelsin. bu yüzden hala onun elini tutuyorsun. ve ben bunun olmaması için hiçbir şey yapamam. ömrüm boyunca ilk defa istediğim bir şeyi elde edemiyorum. dişim ve tırnağım faydasız artık. ve elde edemediğim şey ömrüm boyunca istediğim tek ciddi şeydi. kadere inanmasam da bu bir şeylerin cilvesi olmalı diye düşünüyorum. burada sürem tükeniyor. başka bir şehirde yeni bir dünya kuracağım kendime. eğer kalan kısıtlı zamanda bir sürpriz olmazsa seni kirpiklerinden öpemeyeceğim. bunu bilmek beni mahvediyor. umarım sevgilin seni mutlu edebilir. seni seviyorum.