1. eğer herkesi büyük bir yalana inandırmak istiyorsan onu gerçeklerin arasına sıkıştırırsın, dinlerin ve kitapların özeti budur aslında. geçmişte işine yarayan şeyleri kucaklarsın, başa gelen tüm "kötü" şeyleri inanılanın gazabı olarak algılatırsın, inanılanın istemediği bir şeyi yaptığında algıda seçicilikle kötüyü bekler ve kötüyü farkedersin sadece. inanılanın istediği kişi olunca da tersi olur, güzeli görür, iyi olarak yaşamanin karşılığını alırsın.

    dinden çıkmak özgürlüktür, fakat özgürlük herkesin istediği bir şey değildir , bebekliğinden itibaren bilinçaltına işlenen zincirlerden kurtulmak kolay değildir. din, özgürlük önüne kalın duvarlar çeker ve o duvarı aşmak günahtan korkudur, fakat o duvarları yıkmak devrimdir. herşeyi tekrar yerine düzgün olarak koymak çok zaman alacaktır, farkındalık önemlidir, insanın sınırlarını bilmek, bilmediğinden korkmamak egosuz bir bünye gerektirir, psikolojiye de girmek gerekir. güzeli bulmak, dünyayı sevmek, insanlara yardım etmek için dine ihtiyaç yok,

    kitlelein duygularını kontrol etmek için ortaya bir din çıkarıp emrettiğini yap, emretmediğini yapma dersen, kitlelere ihtiyaç duyan bütün muktedirler ona istediği gibi yön verir.

mesaj gönder