1. günün birinde kabak koyunda oturuyoruz. kumsal, önümüz deniz. o zamanlar hayatımla ilgili dönüşümü tamamlayamamış bir bankacıdan ibaretim. yanımda sevdiceğim. bir grup insan yan tarafımızda oturuyor, ortak tanıdıklar falan derken kaynaştık. biralar yudumlanır, sigaralar dönerken, elemanlardan biri neye tapıyorsunuz diye bir soru attı ortaya. herkes bir şey söylerken sıra bana geldi. her gün traş olup, takım elbise giyen bir adamım. aniden, istemsizce, ağzımdan "sakala tapıyorum" lafı çıktı. bi kaldılar önce, sonra anladı herkes. aslında o sakalın arkasında ne metaforlar vardı.

    bugün taptığım sakala kendimde sahibim. yemini suyunu eksik etmeden geçiniyoruz. sakal süper birşey ya.^:entryi bağlayamamak^

mesaj gönder