1. zannımca uzun yıllar boyu aklıma geldikçe tüm benliğimi rahatsız edecek pişmanlığımı yaşadım bir kaç hafta evvel.

    mecidiyeköy, yılların tanışmışlığına rağmen hiç hazzetmediğim; zihnimi donduran, kalbimi solduran bir keşmekeş. cehennem'in istanbul bayisi. bilenler bilir şu cevahir'in önündeki durağı. orada inmiş kaldırımların darlaştığı tarafa, kalabalığın kalbine doğru ilerliyordum. arabalar ile insanların birbirlerleriyle savaşa tutuştuğu, trafik ışıklarının bile çaresiz kaldığı yoldan karşıya geçer geçmez hemen sağda bir kadın kaldırımda öylece oturuyordu. vücudu ile büktüğü dizleri arasında bir karton ve üzerinde yalnızca ''çok zor durumdayım'' yazılıydı.

    yanından öylece geçip gittim. hiçbir şey olmamış gibi. yatağımdan kalkıp yüzümü yıkama alışkanlığım kadar soluktu tepkim, tepkisizliğim. üzerinden ''bir vakit'' diyemeyecek kadar kısa ''bir an'' diyemeyecek kadar uzun bir süre geçmişti durumu idrak edinceye kadar fakat yine de geriye dönüp neyiniz var diye sormadım.

    sadece üç kelime ''çok zor durumdayım''. beklenti veya istek içermeyen, basit ama güçlü bir haykırış, yankısını duyacağınıza emin olduğunuz...

    tek tesellim birilerinin kulak vermiş olduğunu varsaymak.

mesaj gönder