1. erasmusu varşova gecelerinde parkclublarda zubrovkalarla yaptım. soplikalar koruma olarak hep iç cebimdeydi. ayık olduğum nadir anlarda 36cm pizza gömüp akşama hazırlık yaptığım olurdu.

    söz konusu açıklamada bulunan avrupalı gencin haksız olduğunu söylemek yalan olur. daha doğrusu söylediklerinde bir genelleme olsada elemanın i've only known dediği olay öyle nadiren görülen bir şey değil. tabii ki bunun tam tersi örnekleri de vardı benim dönemimde. ama konu bu değil sanırım

    içkinin nasıl bir meret olduğunu bilmeyenler başı dotu dağıtabilir. dot dediysek dotu dağıtmak öyle sanıldığı kadar uzak ihtimal değil. kendine çok güvenip dağıtan sağa sola kusan, ayılıp bayılan, hiç tanımadığı insanların vicdanına hayatta kalan nice hikayeye şahit oldum. hatta bazen bunun öznesi bile oldum. alkol her kötülüğün babasıdır klişesi bir yana dot dediğimiz kimliğimiz bir kayboldu mu ara ki bulasın.

    bu arada dot'un anlamını bilmeyenler için açıklayayım dot: direct optional transfer

    yani transfer sırasında ve sonrasında erasmus sociaity'nin değerlendirip puanlandırdığı karşılıklı transfer eylemidir. bu değerlendirme erasmus toplumundaki popülarite ve konuşulacak konu bazında ilk sıralarda yer alır. bir diğer konu ise farklı ülkelerden gelen öğrencilerin sevgili olmasıydı. onların dot'u dağıtması mesele değildi. sevgili olunca başka tabi.

    dot planlaması sadece kadınlarin değerlendirildi bir derece değildi. erkeklerin de puanı vardı. bu puantaj yazılı olmasa dahi ertesi gece iletişimde bulunacağınız beraber içip dans edeceğiniz kişileri belirlemek üzere işlev kazanmıştı. ama ilginç bir durum vardı bize has. türkiyeden gelen arkadaşlar bir güruh halinde hareket ediyordu. erkekler yerel insanlarla tanımakta (arkadaş grubu olarak hem de) ısrarcıydı. kadınlarsa dil problemi ve dot degerlendirmesi sebebiyle ilgiler genelikle erasmustaki türklerin ve ingilizcesi navigasyon cihazından hallice sarışın bebelerdeydi.

    yukarıda bahsedilen sitemlerin bazılarını ben de duydum. iletişimin uzak bu insanlarla nasıl iletişim kurulmalıdır. benim bu konuda iki tavsiyem vardı. birincisi kimseye içki ismarlanmamasi konusunda. ikincisi ise mümkünse dot hakkındaki fikirleri eylem öncesinde net olarak konuşmak. alkol burada ilginç bir zemin oluşturuyor. insan fizyolojisi ve önceden kulaklara dolan değerlendirme ve performans notları.

    you cute. miss me? kiss me? hug and dot.

    done done done dedikodu abi. erasmusun hala eğlencesi olmasının tek sebebi. değişik kültürleri yaşamak onları yakından tanımak istemek doğal. kendini kaybedip on dakika önce tanıştığın biriyle vakit geçirmek de doğal. ama erasmusluların popüler insanı olmak için tur bindirmek?

    dot abi. kafayı dotu dağıtmaya gerek yok bence.

mesaj gönder