1. hayatımın -eğer akademik alanda ilerlemek istemezsem veya ikinci bir üniversite ile- son eğitim ve öğretim yılına girdim. artık insanların benden bir şeyler bekleyen gözleriyle muhatap olacağım. bu beni biraz ürkütüyor. yaşamak beni ürkütüyor ziyadesinde. bunun sebebinin aile olduğunu biliyorum. ya da bazen kendi güçsüzlüğüme bahane aradığımı düşünüyorum. o bahanelerin arkasına sığınmak bir nebze ilerletse de düşünebilen bir varlık olarak yanlış olduğunu da kestirebiliyorum. bu sabah bu şehri terketmeden önce, evimizin karşısındaki okulun törenini seyrettim. hava yine çocukluğumdaki gibi "okulun ilk günü pusu" ile kaplıydı. bu hep böyle olur.

    anneler ve babalar küçük gözbebeklerini ellerinden tutarak, ucunun o kadar da uzak olmadığı bir yola ilk kez koydular. istiklal marşı okunmadı. ilkokuldu ya, belki o yüzdendir dedim. ama aklıma yarım yamalak söylediğim o tören sıraları geldi. sınıfım okunacak ve ben de sınıfıma gireceğim heyecanı ile kaplı olduğum sıralar. sanki zamanın ucuna ip bağlayıp koşa koşa ilerleyerek gelmişim. o zamanlar insanlar daha az ürkütücüydü. şimdi o soğuk bedenlerin kızgın ruhlarını ayırt edebiliyorum. umudum varsa hala, iyiliğe inancımın, yaşanacak olaylara merakımın ve azıcık kalmış olan güzel kalplerin eseridir.

mesaj gönder