1. geçmez sandığım bir acı vardı. 2016 hazirandan beri beni yiyip bitiren, beni ben yapan her şeyi elimden alan bir acı. çoğu zaman yenik düştüğüm, hayat öylece akarken her şeye gözlerimi kapatmamı sağlayan bana nefes aldırmayan bir acı. beni gece yürüyüşlerine mecbur kılan, tek nefeste 8-9 km yürüten bir acı. yürümekten dalaklarımı şişiren bir acı. gelgelelim. 2017’nin son zamanlarında. acının yıl dönümünde 12 aralıkta, biri geldi. bana o acıyı sevdirdi. o acıyı benimle sevdi. ağladığımda benden çok ağladı. güldüğümde benim için mutluydu.

    nitekim. farkında değildim. bir insan, bazen, sadece 1 kişi için düzenini bozabiliyormuş. bir kişi için her şeyden vazgeçebilecek duruma geliyormuş ve bir kişi için emeklerini uğurlayabiliyormuş. öncesi alıştırmaymış. belki çok kişi üzüldü. belki nefes almayı unuttum evet. henüz kısa bir zaman bile olsa , onu bile öldürdüm belki. bana “ seni iyileştireceğim” dediğinde, inanmamıştım. düşünüyorum da, beni karanlık yanlarımla sevdin. ve bunu kimse beceremedi. seninle sardunyalara beraber su vereceğiz.

    seviyorum.

    “...sonra sen geldin, sen geldin
    bütün sokaklara

    öyle bir rüya öyle
    öyle bir rüya öyle”

mesaj gönder