1. bir canlı yada cansızın gelişimine yönelik aktif ilgi denebilir.

    insan açısından ele alırsak, çocukken yoksunluğu hem bireysel hem de toplumsal her türlü sorunun kaynağı çok çok büyük ihtimal.

    çocuk sevilmediğinde bunu dolaysız olarak yaşıyor. bu, çocuk açısından dehşet verici bir durum. bir korunağı yok. çevresinde ebeveyn dışında bunu sağlayabilecek bir başkası da bulunmuyorsa travma çok büyük. çocuk bu sebeple ölebilir. yada maruz kaldığı "sevgisizlik şiddeti"ni zihninde tersine çevirerek hayatta kalabilir.

    nasıl mı; bilinçli olmayan bir şekilde zihninde "annem babam beni sevmemekte haklı, ben sevilecek bir çocuk değilim, hatta olumsuz bir varlığım ama ilerde yapacağım şeylerle sevgilerini kazanabilirim, güzel olabilirim ve o zaman yaşadıklarım da güzelleşir" diyor ve temeli böyle kodluyor. yani çocuğun temel ihtiyacını vermeyerek çocuğa işkence eden ebeveynler "haklı", "doğru" vs. diğer yanda tek masum ve doğal varlık olan çocuk suçlu, kötü, kaka.

    bu manevra bir çocuk için zorunlu. çünkü güvenilmez ve sevgisiz bir anne-baba (yada yerine geçmiş kişiler) çocuğun bu gerçeklikle yaşayabileceği bir şey değil. ilerki yaşlarda bu kodlama temelinde değişik varyasyonlarıyla insanlar çıkıyor karşımıza; kendisinden vazgeçerek anne babalarının sevgisini almak için onları (yada onların yerine koyduğu eşi/sevgilisini) sürekli memnun etmeye çalışanlar, sorunu olduğunu bütünüyle reddedip sorunu dış düşmanlarda arayıp hatta bunu yaratanlar, neye isyan ettiği belli olmayan asiler, konformist olarak iyi durumda olduğunu sananlar, bir şeyleri devirerek düzelme olacağını düşünüp umutlarını devam ettirmeye çalışanlar, içsel öz suçlamanın reddi için "yüksek mevkiler"i hedefleyenler, intiharlar, cinayetler, cinnetler, savaşlar vs. vs.

    temelinde hep bu var; sevilmemiş ve bu sevilmemişliğin "suç"unu bir zihinsel manevra ile kendinde bularak hayatta kalmış ama bunun karşılığında kendinden nefret etmek durumunda bırakılmış çocuk. tek suçlu olmayan ve ama kurguyla tek suçlu haline getirilmiş çocuk.

    bu bahsettiklerim düşünceyle kavranabilecek mekanizmalar değil. anlama ayrı kavrama ayrı. kavranmak isteniyorsa bu söylediğim yerlere inmek, bu yaşantıları içinde "görmek" gerekiyor. o dehşet, o temel sevgisizliğin acısı içerde tekrar yaşantılanmalı. bunun etkilerinden kurtulmak, doğallığına kavuşmak yada bütün bu süregelen dünyadaki manyaklıkların ne ve nasıl olduğunu anlamak isteyen ve belki sonrasında etkin manada dünyaya katkı sağlamak isteyen buraya doğru gitmek durumunda.
    a man

mesaj gönder