1. ucu tiftiklenmiş bir ipi küflenmiş iğne deliğinden geçirmeye adadım kendimi
    bir basamak çıkıp iki basamak düşerek öğreniyorum seni
    sevmeyi
    artık dinlemek istemediğini düşünüp kapatmak için uzandığın şarkıyım
    ilk notalarımı çalmaya başladığımda fark ettiğin yanıldığını
    elini çektiğin
    ne denli tanıdık, kaç defa öpülmüş bir şarkı sözü olduğumu tahmin et hadi
    cebinden boş ellerin dışında bir şey çıkart, sürprizle beni
    hayır hayır, durdurma şarkıyı, nasıl olsa başlayacak yine çalmaya

    sevgilim;
    sorular biter, şarkılar susar.
    ellerinle göz göze geldiğinde ne yapacaksın?
    kendisini besleyeceğini sandığı için sana aç gözlerle miyavlayan kediyim ben.
    kapının önüne pusu kurmuş, lacivert opel'in tamponuna
    ellerin boş avuçlarla bakacak şaşkın suratına
    hesap sorsa tokatlarsın onu.
    iğne deliğiyle uğraşmaya devam ediyorum
    bazı bazı ucuyla daha çok vakit geçiriyorum
    kuduz bir köpek gibi salyalarımı akıtıyorum
    hiç bitmeyecek bir şarkı olsaydım...
    evimizin çatısında yüzde otuz eğimle oturup
    dünyanın en çirkin kokusunu düşünüyorum, midem yanıyor
    iğnenin ucu ve dilimin ucu, kalemimin ucu az önce gördüğüm
    ve sinirimin ucu
    hepsi bir kelime bilir her lisanda, o da benim öğrettiğimdir.

    ucu tiftiklenmiş ipi göbek deliğime tepiştirdim
    yüzde otuz eğimle yatarak hangi yıldıza göz kırpacağıma karar verdim
    kaydı diye en son dilek tuttuğun yıldıza çekeceğim en fiyakalı jestimi.
    sol gözümü kırpacağım ona, aramızda kalacaksa
    (sol gözümü kırpamam aslında)
    kırpmış havasında davranırım o da görür, mutlu olur.
    benden en son kim ne dilediyse onu gerçekleştireyim der, hemen.
    kafamı ondan çevirdiğim an dilimde döndürürken sarhoş ettiğim iğne girer göbek deliğime
    başından beri ne için uğraştığımı biliyorsun sevgilim
    ucu tiftiklenmiş ip şimdi iğnenin deliğinde. iğne de göbeğimin deliğinde.
    avuçlarınla göz göze geldin mi şimdi?
    bir kedinin suratına kapı çarptın mı hiç?
    göbek deliğimden sızan kan bir gölcük oluşturdu orada, hiddetinden aldığı büyük hazla.
    o yıldızı bulup aşağıya getireceğim
    yüzüne tükür diye.
    gökyüzüne çıkan merdivende bir basamak çıkıp iki basamak düşüyorum.
    bir yıldızı onun hak ettiği incelikle pataklamayı umuyorum

mesaj gönder