1. 14'üncü yüzyılda iran'ın şiraz ilinde yaşamış şair. bu nedenle hafız-ı şirazi olarak bilinir. işbu tarih itibarıyla halen "erişime kapalı" olan vikipedi kaynaklarına göre tam adı "khwāja shams-ud-dīn muḥammad ḥāfeẓ-e shīrāzī" şeklinde geçmektedir. farsça'nın en büyük şairlerinden olduğu kabul edilen şairin, düşüncelerindeki gücü, yaklaşımlarındaki özgünlük ve "edasındaki rindlik" bakımından doğunun en lirik şairlerinden biri sayıldığı, kabrinin de şiraz kentinde, şiirlerinde tasvir ettiği üzere bahçeler içerisinde bulunduğu, rindlerin akşamı - yahya kemal beyatlı'nın hafız-ı şirazi'ye selam çaktığı, türkçe'ye ilk kez 1944'te abdulbaki gölpınarlı tarafından, batı dillerine en önemli çevirinin ise 1812'de joseph von hammer tarafından yapıldığı yine, vikipedi kaynaklarında ifade edilmektedir. görüldüğü üzere, eğer aktarılan bilgi doğru ise, burnumuzun dibindeki şairi biz 20'nci yüzyılda okuyabilmiş iken "batı" bu konuda da bir asırdan fazla fark atmış bulunmaktadır. belirtilmesi gereken bir diğer nokta ise 1812 hammer çevirisini okuyarak hafız'dan etkilenen goethe, her birine farsça baş­lık verilmiş on iki bölüm halinde topladığı lirik şiirlerini "west-oestlicher divan" adı altında, 1819 yılında stuttgard'da yayınlamıştır. yani biz daha okumadan, "batı" okumuş, etkilenmiş, işlemiş ve üzerine koymuştur. saygılar sunarım.

mesaj gönder