1. bir bahçe, kocaman. bu bahçe dışarıdan görünmüyor, çünkü yerden epey yüksekte. önünde kocaman bir demir kapısı var. ve kapıyı açtığınızda yukarıya çıkan merdivenler. merdivenlerin sonunda ulaştığınız yer sanki cennet. bahçenin sağ ön tarafında beyaza boyanmış bir bank var, o banka oturup yıldızlı, sıcak yaz gecelerinde gökyüzünü ve mehtabı seyredebilirsiniz. bu bankın ardı hep çiçek. çiçekler, basit, beyaza boyanmış minik çitlerle çevrili. solda kocaman bir meşe ağacı, en ulusundan. altının geniş gölgesine beyaza boyanmış ferforjeden bir masa ve dört sandalye konmuş. sandalyelerin üstü çiçekli basmayla kaplanmış minderli. yukarıya doğru katlar halinde uzanıyor bahçe sıraları ve her katta mevsim çiçekleri. orada burada simetri gözetmeksizin konulmuş geniş saksılar. üçüncü kat bahçesinden üç basamaklı gri-beyaz mermer bir merdivenle evin giriş kapısına çıkılıyor. kapının önü de aynı mermerden ve kapının sağ ve sol girişine beyaz saksılar içinde fuller dikilmiş. iki yanda da geniş pencereler var ve beyaz tahta kepenkleri.
    eve henüz girmeyelim. merdivenlerden inip dar bir aralıkta, açıldığı zaman bir çocuğun özgürce sallanacağı bir salıncak da olan demir kapıyı açalım yavaşça. arkada geniş bir alan, yunan mozaikleriyle kaplanmış. hemen sağda önünde geniş bir hayata çıkılan birkaç basamaklı merdiveniyle evin arka kapısı duruyor. o kapıyı da bırakalım şimdilik. evin bahçesini gezmeye devam edelim. bu yunan mozaikli alandan, karşıda birkaç basamaklı başka bir merdivenle üst bahçelerden birine çıkılıyor. merdiveni tırmanırken, evin pencerelerinden birinin baktığı köşede, o yunan mozaikleriyle kaplı alanın en sağında bir masa tenisi masası var, görüyoruz. biz merdiveni çıktık, birinci kat arka bahçeye vardık. merdiven bitişinde hem sağda hem solda hurma ağacı var. burası bir sebze bahçesi, mevsimine göre her türlü sebzeyi burada yetiştirebilirsiniz: kızaran domatesleri, kabakları, patlıcanları ve biberleri, hatta taze fasulyeyi, bamyayı bile. kenarlara kokulu otlar dikilmiş. reyhan, fesleğen, nane. bu bahçe de kat kat yükseldiği için yükseltinin duvarları taşlarla örülmüş ve hemen önlerine sarmaşık cinsi bitkiler dikilmiş; begonviller. duvarlar morun her tonuyla açmış begonvillerle kaplı. bakmalara doyamıyorsunuz.
    şimdi bir üst bahçedeyiz. bu bahçenin merdiven bitişinin iki yanında da zeytin ağacı var, yaşlı ve görkemliler. bu bahçe bir meyve bahçesi. aralıklarla pek çok meyve ağacını görebiliyorsunuz; elma, armut, nar, vişne, kiraz, kayısı, şeftali. yalnız dut ve incir yok.
    yine aynı sayıda basamak merdivenle üçüncü ve son kat bahçeye çıktınız şimdi. bu bahçenin girişinde iki yanda ağaç yok. ama bahçe fazlasıyla gölgeli. çünkü bu bahçenin sağ tarafı devasa bir asma çardağıyla kaplı. altında iri iri, mis kokulu, kara misket üzümleri sarkıyor. asma ağacının kökü öyle kalın, öyle sağlam ki, altında bir köşeye geniş bir salıncak kurulmuş, davetkar bir biçimde sizi bekliyor. çardağın tam altında, en derin gölgeli yere bir 'l' sedir konmuş, önünde geniş bir tahta masa ve sedire karşı gelen yerlerde tahta iskemleler. ve minderler, minderler, yastıklar. bu köşe, yastıklara, minderlere boğulmuş. her renk, biçim ve yumuşaklıkta. bahçenin sol köşesinde beyaza boyanmış, küçük bir yapı var. dıştan pamuk prensesin yedi cücelerle yaşadığı kulübeye benziyor. onun da beyaz kepenkli iki küçük penceresi var. burası bir alet-edavat odası aslında. odanın sağ köşesinde küçük bir mutfağı da var ve mutfak dışında odanın her tarafı raflarla, kapaklı dolaplarla kaplı. bütün bahçe aletleri burada kolayca bulunacak şekilde yerleştirilmiş. bu minik evde bir de pencerelerin olduğu duvara yaslı bir kerevet var. bir köşede de kışın oda kolayca ısınsın diye yanındaki geniş hasır sepetin içinde bekleyen odunlarıyla bir kuzine.

    bu yazı uzayacak, bahçe şimdilik bitti. devamında evin içini gezmeye başlayacağız.
    bu bir hayal evi. ama benim aklımın köşesinde her bir ayrıntısıyla capcanlı. başkalarının kafalarının içine giremeyeceğimiz için, okuyan herkese bu anlattığım bahçeyi çizin desek, kişi sayısınca farklı bahçe çıkacak, eminim. ama işin güzelliği de burada zaten. benim en kaba çizgileriyle anlatmaya çalıştığım bu bahçe sonsuz zenginlikte aslında. okuyan, okuyacak insan sayısıyla sonsuz.
    hero

mesaj gönder