-
yeni açılmış bir maçta yalnız başıma lider panosuna yerleşmiştim. birkaç dakika içerisinde odada güçler olağan hale geldi. birinci ben 3000 puanı aşmış bunu korumaya çalışıyordum ama şartlar gitgide zorlaşıyordu. aklıma dahiyane bir fikir geldi. hayrat gibi dolaşacaktım. pekala politik davranıyordum. fikrim beni yanıltmadı, beslediklerim gözümü oymadı. aksine işimi kolaylaştırdılar. büyük parçaları yememde yardım ettiler, önümdeki dikenleri patlattılar yani gereken her şeyi yaptılar hücrem için.
çöküşüm ani oldu. rehavetti tek sebebi, rehavet kötüdür. rehavet adamı ve hücreyi bitirir. o ana kadar risksiz ilerliyordum, çöküşüm yoldaşlarımın gazıyla oldu. evet, öyle oldu. kendilerini bana böldüler ve denk güçlerde olduğum 3 hücrenin arasına soktular. sonra rehavet parametresi girdi, o ana kadar virüslerin etrafındaki ufak hücreleri besliyordum. o an geldi ve ben beslemedim, bu kırmızı an unnamed cell'in beni patlatmasına sebep oldu. her şey bitmemişti. 200 masslık bir hücre olarak yoluma devam etme şansım vardı. yapmadım, bölünebildiğim kadar bölündüm ve en sevdiğim yoldaşımın içine girdim. tüm yoldaşlarımın ekranında ersin ergün keleş'in aşağıdaki dizeleri belirsin isterdim.
iki gözüm
beni yüreğimle
beni özümle
bilimle anla beni
felsefeyle anla beni
tarihle anla beni
ve öyle yargıla