1. varoluşunun bir öz taşımadığını, ona dışarıdan verili bir buyruk, üst alemden pay alan bir ruh verilmediğini anladığında, özgürlüğü yüzüne çarpar insanın. kimsesizdir o. arzularıyla, toplumun yarattığı kimliğiyle, kendinden ve tüm insanlardan sorumlu olduğu gerçeği arasındaki ikilemden dolayı ızdıraba mahkum olur. tanrı yoktur ve o her şeyden sorumludur. çalacak mıdır, tecavüz mü edecektir yoksa sorumluluğunun bilincinde olarak mı eyleyecektir? işte bunun getirdiği acı, kimsesizliğinden duyduğu çaresizliğe eklendiğinde ortaya çıkandır varoluş sıkıntısı, elemi.

mesaj gönder