bıkmadan usanmadan serinin devamını beklediğim kitaplardan zaman çarkı. ilk cildini okuduğumda üniversite 1. sınıf öğrencisiydim. o zaman 7 ya da 8 cildi yazılmıştı. hatta 5-6-7 ve 8. kitapları internetten bulup word formatında bilgisayardan okumuştum. zira her kitap 50-60 tl civarındaydı. öğrenciliğin en yoğun yaşandığı zamanlardı. bir kitaba 50 tl vermek demek, haftalık harçlığımın yarısını kitaba yatırıp haftanın yarısında aç gezmem demekti. serinin diğer kitaplarını bulamadan adam 12. cilde kadar yazdı kitapları. dost kitabevi'ne gidip 9. cildi elime alıp kokladığım zamanları hatırlıyorum.


her zaman beni zor durumdan kurtaran ve kitaba verdiği paraya zerre acımayan bir ablam olduğu için ne kadar şanslı olduğumu o zaman bir kere daha anladım. yılbaşı, bayram ve yaklaşan sömestr tatili vesilesi ile online kitap satışı yapan bir çok web sitesi oldukça güzel indirimler başlatmıştı. idefix'de gezerken bunların içinde en güzel indirimi yapana rastladık. 12 kitaba, hepsi ciltli, bayram, yılbaşı ve sömestr indirimiyle beraber, 2002-2003 yıllarında, 130 tl civarında bir meblağ ödeyerek sahip olduk. şimdinin parasıyla ne kadar eder bilemiyorum ama yaklaşık %60 gibi bir indirim yakalamıştık. tabii ki kitapları bana alan ablamdı. kendisine ne kadar teşekkür etsem azdır sanırım.

kitapların tamamı yeni bahar kitabını da sayarsanız 15 cilt. ama bu gözünüzü korkutmasın. konu yavaş ilerlese de robert jordan sizi kitabın içine nasıl çekeceğini bilen bir yazar. ne yazık ki 13. ve 14. cildi yazan kişi farklı. 12. cildi yazdıktan sonra hayatını kaybeden robert jordan'ın eşinin uzun süre kitaplarını tamamlayacak bir yazar aradığı biliniyordu. sonunda brandon sanderson'da karar kıldı. robert jordan'ın notlarını brandon sanderson'a verip kitabı tamamlamasını istedi. romanın havasının bozulacağı fikri beni gerçekten endişelendiriyordu. ya tanıdığım rand al thor gider de yerine bambaşka bir rand al thor gelirse? ya egwene ve nynaeve saçma sapan karakterlere dönüşürlerse? neyse ki bütün korkularım yersiz çıktı. mozart'ın requiem eserinin bir kısmını kendisi bestelemiş ve ölmüştür. kalan kısmını öğrencisi tamamlamıştır. ancak nerelerini kendisi, nerelerini öğrencisi bestelemiştir bilinmez. çünkü tam olarak mozart gibi düşünebilmiştir öğrencisi. aynen o durumda olduğu gibi brandon sanderson'da robert jordan gibi düşünebilmiştir.

romanda rand al thor isimli gencin keçi çobanlığından yeniden doğan ejder olmaya doğru geçişini, dünyaya ışık getirmek için dünyayı değiştirmesini anlatıyor. ancak kitabın tek kahramanı yok. her kahraman en ince ayrıntısına kadar incelenmiş. kötü olanlar bile. o kadar ince ayrıntılarla tasvirler yapılmış ki kendinizi kitabın içinde hayal etmek çok kolay. karakter acaba ne düşünüp böyle davranıyor diye düşünmek zorunda değilsiniz. her karakterin ne düşündüğü ayrıntılı bir şekilde yazılmış. kötünün neden kötü, iyinin neden iyi olduğunu anlayabiliyorsunuz.

yeniden doğan ejder hem beklenen hem de korkulan birisi. daha önce geldiğinde dünyayı kırmıştır. gelişi kıyametin ayak sesleri gibidir aynı zamanda. rand al thor hatalar yapar, pişmanlıklar yaşar. yaptığı çoğu şeyden kendisi de memnun değildir. yeniden doğan ejder olmak kendi seçimi değildir ve uzun süre bunu kabullenmek de istemez. ayrıca her an delirme ve dünyayı tekrar kırma riski vardır.

hakkında yazılacak milyonlarca şey bulunabilir bu kitabın. sıkılmadan okunabilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. fantastik kitaplar kategorisinde ilk beşe girer.

"zaman çarkı döner,çağlar gelir ve geçer, efsaneleşen anılar bırakır. efsaneler solarak mit olur ve onları doğuran çağ yeniden geldiğinde mitler bile unutulur. bir çağ'da kimilerine göre üçüncü çağ'da, henüz gelmemiş, çoktan geçip gitmiş bir çağ'da, puslu dağlar'da bir rüzgar yükseldi. rüzgar başlangıç değildi. zaman çarkı dönerken ne başlangıçlar, ne de bitişler vardır. ama bir başlangıçtı."