1. senaryo yazmak bir disiplin işidir. yüzde beş esinlenme yüzde doksan beş terleme. her senaristin kendine ait bir yöntemi vardır. ben kendi uyguladığım yöntemi anlatacağım.

    ilk başta bir konunuzun olması gerekir. benim tavsiyem en iyi bildiğiniz konulardan biri olmalı. mesela benim gibi düz adam gidip aşk konusunu seçmemeli. ben son yazmaya uğraştığım senaryo'da en iyi bildiğim konuyu seçtim alkolizm. bir önceki senaryoda mevlana konusu geçiyordu. üç yıl boyunca mevlana hakkında araştırma yapmak zorunda kaldım. neyse konunuzu seçtiyseniz ikinci aşama.

    ikinci aşama konu hakkında her şeyi okumalı olaya hakim olmalısınız. ben yılların alkoliğiyim bu olayı biliyorum diyemem. teorik bilgi olmadan yürüyemezsiniz. yürüseniz de yanlış yollara saparsınız. yeterli bilgiyi topladınız. şimdi bu konu hakkında kimler hangi filmleri çekmiş bunları izlemelisiniz ki tekrarı durumuna düşmeyin. dünyadaki tüm filmleri tabii ki izleyemezsiniz ama en azından ulaşabildiklerinizi izleyin.

    şimdi karakterlerinize can verme zamanı. en azından başroldeki karakterlere. alkolik bir adam örneğinden yürürsek. bu adam kaç yaşında. hangi okullarda okudu. içmek dışında ne yapar. arkadaş çevresi nasıl. ailesiyle ilişkileri nedir. cinsel tercihi nedir. neleri sever. konuşma tarzı nasıldır. ayıkken ve içerken neşeli midir hüzünlü mü depresif mi. şakacı bir insan mıdır soğuk mu. bu ve bunun gibi aklınıza gelen tüm soruların cevabını bilmeniz lazım. ya bunlar senaryoda geçmeyecek ki ben bilsem ne olur diyemezsiniz. yazdığınız olaylara karşı karakterinizin nasıl tepki vereceğini bilmeniz şart.

    ana karakterlerinizi artık tanıyorsanız kafanızda onları farklı ortamlarda buluşturup hayali sohbetler ettirin. bu diyalog yazarken çok işinize yarayacaktır.

    şimdi gelelim anlatacağınız olaya. olayın neresinden başlayacaksınız. adamın doğumundan da başlayabilirsiniz tam en karışık olayların ortasından da. genelde filmler insanların hayatlarından bir kesittir. kural olmamakla birlikte tavsiyem mümkün olduğu kadar geç başlayın olaya. tam anlaşılsın diye kısa bir örnek verelim. senaryonuz ''adam işten çıktı bir yere gitti içti içti evine sallanarak yürüdü ve uyudu'' olsun. işi siktir edin yolu boş verin ilk içkisini boş verin filme son içtiği içkisinden başlayın.

    olayları anlatıyorsunuz. diyelim ki bir yan karakter var. o karakterin hikayesi mümkün olduğunca sonlansın. kural değil ama yaparsanız iyi olur. olayları sahne sahne yazarken dikkat etmeniz gereken olay merak unsurunu kullanmanız. seyirci filmden yarıda çıkmasın istiyorsanız seyirciye merak unsurunu vermek zorundasınız. olayınızı anlattınız senaryo bitti mi. hayır daha yeni başlıyorsunuz. her karakterin gözünden senaryoyu okuyun. sonra bir on beş gün kadar kenara bırakın senaryoyu. düşünmeyin bile. gidin sevgilinizle takılın kırda bayırda gezin bu size kalmış.

    bu süre sonunda tekrar okuyun yazdıklarınızı. hata varsa daha kolay göreceksiniz. hataları düzeltin. ilk sahnelerde bir düzeltme yaparsanız mutlaka sonraki sahnelerde de değişiklik olması gerekecektir. diyelim ki değişiklikler bitti. genelde bir senaryo on kez değişecektir. buna hazırlıklı olun. diyelim ki bitti senaryonuz. şimdi fazlalıkları atma zamanı. sahne sahne okuyoruz. bu sahneyi çıkarıp atarsam filmde bir eksiklik olur mu diye düşünüyoruz. ve pek bir şey değişmez diyorsak o sahneyi o en beğendiğimiz sahneyi göz yaşları içinde atıyoruz. çünkü o fazlalık. insan kıyamıyor ama işin doğrusu bu. yazdığınız sahnelerin yüzde yirmisini atmanız beklenir. diyelim ki atmaya kıyamıyorsunuz. zekasınıza güvendiğiniz bir arkadaşınızdan senaryonun yüzde yirmi sahnesini atmasını isteyin sonra tekrar okuyun sahnelerin atılmış haliyle.

    şimdi aklı başında senaryonuzu çalmayacak bir kaç insana okutun. mutlaka beğenmedikleri yerler ve anlayamadıkları şeyler olacaktır. anladım çok beğendim diyenleri dikkate almayın bir sonraki senaryolarınızı onlara göndermeyin. anlaşılamayan yerleri düzeltin gerekirse çıkarın atın. beğenmedikleri yerlerdeki eleştirileri dikkate alın. şimdi ikinci kuluçkaya yatma zamanı. bir ay kenara atın senaryoyu başka işlerle uğraşın. senaryonuzu tekrar okuyun. büyük ihtimalle beğenmediğiniz eksik ya da fazla yerler olacaktır. gerekiyorsa en baştan yazmak da dahil tüm seçenekleri değerlendirin.

    senaryonuz bitti diyelim. eğer benim gibi senaryonuzu kendiniz çekmeyecek bir yapımcıya ya da yönetmene okutacaksanız kesinlikle imla hatası olmasın. ben ilk yazdığım senaryoyu çok ünlü bir yapımcıya okuttum. okutmak için çalmadığım kapı gezmediğim yol kalmadı. sözlükçülük alışkanlığıyla büyük harf küçük harf dinlemeden yazmışım. adama aldı senaryoyu eline bu ne ya dedi olmamış yeniden yaz. okumadın ki amuğa koyduğum dedim. sen daha kendi senaryona saygı duymuyorsun imla hataları yapıyorsun senin saygı duymadığın şeyi ben niye okuyup zamanımı harcayım dedi.

    elinize sağlık. kolay gelsin.

mesaj gönder