1. bir gün motosikletlere tutkuyla bağlı bir adam varmış. uzun zaman para biriktirdikten sonra hayalindeki motosikleti almış, kullanım talimatlarını da satıcıdan öğrenmiş. satıcı özellikleri saydıktan sonra bir kutu da vazelin hediye ederek "yağmurlu havalarda eğer motosikleti dışarıda bırakırsan vazelini üzerine sür, paslanmayı engeller" demiş.
    adam vazelini cebine koymuş sevgilisinin yanına gitmiş, motosikleti göstermiş. sevgilisi de çok beğenmiş. "bu arada akşam gel, seni ailemle tanıştıracağım" demiş. eleman akşam kızın evine gitmiş motosikletiyle, dışarıya bağlamış, eve girmiş bir de ne görsün her yer dağ taş bulaşık. kız yanına gelmiş, sessizce "bizim evde bulaşık yıkama konusunda anlaşamadığımız için bir kural vardır, akşam yemeği yenirken eğer birisi konuşursa tüm bulaşıkları o yıkar" demiş. çocuk tamam demiş, aileyle tanışmış, akşam yemeği vakti gelmiş. sofrada çıt yok, kimse konuşmuyor korkudan.
    eleman kendi kendine düşünmüş; "ben şimdi bu kızın elini tutsam masadaki kimse ses çıkaramaz" demiş, kızın elini tutmuş, ters ters bakmışlar ama ses yok. ya demiş ben bu kızla azcık oynaşsam gene seslerini çıkaramazlar, kızla oynaşmaya başlamış ama gene masada çıt yok. ben bu kızı buracıkta s.ksem kimse bişey demez demiş, oracıkta kızı halletmiş, anne de baba da seslerini çıkaramamışlar korkudan. "ya bunun annesi de iyiymiş, ben şimdi annesini de becersem acaba nolur?" demiş, annesini oracıkta halletmiş, gene masada ses yok.
    bir anda gök gürlemiş dışarı bakmış, yağmur yağacak, kızın babasına bakmış, sonra kendi kendine "çıkıp motosiklete vazelin süriyim de pas yapmasın" demiş, elini cebine atıp vazelini çıkardığı anda kızın babası bağırarak ayağa fırlamış:

    !---- spoiler ----!

    "tamam tamam yeter, bulaşığı ben yıkarım"

    !---- spoiler ----!

mesaj gönder