• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.08)
1984 - george orwell
george orwell'in kült kitabı bin dokuz yüz seksen dört, yazarın geleceğe ilişkin bir kâbus senaryosudur. bireyselliğin yok edildiği, zihnin kontrol altına alındığı, insanların makineleşmiş kitlelere dönüştürüldüğü totaliter bir dünya düzeni, romanda inanılmaz bir hayal gücüyle, en ince ayrıntısına kadar kurgulanmıştır. geçmişte ve günümüzde dünya sahnesinde tezgâhlanan oyunlar düşünüldüğünde, ütopik olduğu kadar gerçekçi bir romandır bin dokuz yüz seksen dört. güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen bir başyapıttır; yalnızca yarına değil, bugüne de ilişkin bir uyarı çığlığıdır.
  1. bu kitap adamı öldürür. hasar bırakır. zihnimi altüst etti. çift düşüncelere hazır ol.. tekdüzelik çağından, yalnızlık çağından, büyük birader çağından, çiftdüşün çağından selamlar. ama goldsteinci de olabilir insan. en azından tele ekrana yakalanana kadar. hele o evde yakalanış anlarında,resmin arkasından "siz ölüsünüz." sesi geldiğinde gerçekten sararmış olduğumu düşündüm. "düşünce suçu ölüm tehlikesi yaratmaz. düşünce suçunun kendisi ölümdür!" diyor kitap. nasıl yani ? çiftdüşün işte. ayrıca "günlük tutmanın kendisi bir suç değildi. ama yakalanırsanız ölüm cezasına çarptırılırdınız". "bilinçleninceye dek başkaldırmayacaklar. başkaldırmazlarsa da hiç bir zaman bilinçlenemeyecekler." herkes çevresinde olup bitenlere bakmalı, hayatı farklı pencerelerden yorumlamalı ve kafatasımızın içindeki birkaç santimetreküp dışında hiç bir şeyin bize ait olmadığını anlamalı!!!" der parti. ama eğer "bir umut varsa proleterlerdedir. karanlığın olmadığı yerde buluşalım." ama sevgi bakanlığı olmasın mümkünse. "özgürlük iki kere ikinin dört ettiğini söyleyebilmektir. eğer buna izin verilirse gerisi kendiliğinden gelir." ama buna parti beş diyorsa ve sana da dedirtiyorsa ve bunu inanarak söylüyorsan yapacak pek bir şey kalmamış demektir.
    parti der ki : "savaş barıştır, özgürlük köleliktir, bilgisizlik kuvvettir."
    çiftdüşün toplumu uyuturken, yenikonuş dili fakirleştiriyor. belki bir distopya ama bilmek lazım, bu altmış sekiz yıl önce yazılan kitap, şimdiyi düşününce hiç de distopya gibi görünmüyor.
    bakmayın yazdıklarımın sıkıcı durduğuna. nasıl okuduğunu anlamıyor insan.

mesaj gönder