1. iş yerine ilk geldiğinde seni hiç farketmemiştim yalan değil. toplu bir alım vardı bende öyle çok dikkat etmemiştim sadece cv'lere bakıp hangisi ile çalışmak daha uygun diye bakıp duruyorduk öyle sanırım.

    tabi iş yoğunluğunun arttığı dönemler ile birlikte sizleri daha iyi tanımaya başladık konuştuk. bir gün ofiste oturuken sınav mevzusu açılmış ve bu sınavı benim kadar takip ettiğini tesadüfi öğrenip oradan seninle diyaloğumuz başlamıştı. sonra benzer yerlerde oturduğumuzu öğrenmiştim. bir gün iş çıkışı bir avm'den birşeyler bakmak istemiştin bende diğer arkadaş ile birlikte sana eşlik etmiştik. sonra oturup birer kahve içtik birlikte ve diğer arkadaşımız sana bir erkekten bahsedip durmuştu ve içime o an neden bilmiyorum öküz oturmuş gibi hissetmiştim. ulan yıllar sonra birine ilgi duyuyorsun ama sonra umutsuz bir vaka olduğunu görüp susmuştum. dedim boşver olum.

    sonra sen yazmaya başlamıştın, konuştuk ettik istanbul'a çok aşina değildin ve bende çok isyan ediyordum istanbul'da yaşamaktan. sen benimle konuşmaya başladıkça, bende o ilk kahve içtiğimiz zamanlarki anılarım aklıma geldi ve sen her yazışında heyecan duydum. hatta bir keresinde bir yer sormuştun yazışırken yer bildirimi çıktığından dolayı bende orası iş yerine yakın bir yer deyip gülmüştüm.

    gene bir gün şirketin yılbaşı partisi olmuş, aslında gitmek istemiyorken sırf seni görebilirim ümidiyle gitmek yönünde karar kılmıştım. eğlence boyunca çok konuşmadık ama gözüm seni arıyordu ve seninle olan bir fotoğrafımızı hala hatırlıyor ve saklıyorum. herkes dans ediyorken ben nispeten daha sessiz kalmıştım. çıkarken seni de götürmek istemiş biraz daha deyince peki deyip seni kıramamıştım. sonrasında ise vakit geç olduğundan dolayı beraber gitmiştik ben seni kaldığın yere bırakmıştım ama hiç istemiyordum gitmeni aslında.

    bu olaydan bir kaç gün sonra memleketine gitmek istediğini söyleyip hüngür hüngür ağladığını ve beni aradığını hatırlıyorum. 10 dk lık mesafeyi sanırım 3-4 dk da koşup yanına gelmiştim. seni sakinleştirmiş ve oturup konuşmuştuk anlaşmıştık ve sana bir söz vermiştim.(hala da tutuyorum bu sözümü)

    bu olaydan 2 gün sonra seninle bir iş için günü birlik şehir dışına gidip gelmiştik(onuda ben ayarlamıştım ya neyse) orada ise hastalığını tetikleyen bir durum olup senin bundan etkilendiğini, kötü olduğunu görünce kahrolmuş ve pişman olmuştum seni böyle bir duruma soktuğum için kendime kızmıştım içten içe. yol yorgunluğuyla birlikte bana yaslanıp uyumuştun ve hayatımın en güzel yolculuğunu sayende geçirmiştim.

    iş yoğunluğuyla beraber fazla görüşemez olmuştuk ama sana olan ilgim daha da artıyordu seni merak ediyordum. işe yeni geldiğin için çok yoğunduk ve sen işi yapamadığın zaman panikleyip motivasyonun düşüyordu. beraber iş çıkışları sana birşeyler öğretmeye çalışıyordum gece onikilere kadar çalışıp sonra da dağılıyorduk. az uyuyordum ama çok mutluydum tüm günü seninle geçiriyordum daha güzel nolabilirdiki.

    bir hafta sonu için dışarı çıkmıştınız, ben davet edilmiştim(sen değildin) ama başka bir arkadaşım askerden geldiği için onları görmem gerekiyordu.(sonradan onunla da tanışmıştınız gerçi) o günün gecesinde senden bir telefon gelmiş ve beni çağırmıştın, gene koşup yanına gelmiştim çünkü sen çağırmıştın beni. nerede olsam gelirdim hala da gelirim.

    o gece çok uzun sürmüştü, beni çağırmıştın ama hiç konuşmamıştık diğer ortamdaki kişilerle muhabbet ediyorken sen farklı bir yerde bizimle hiç konuşmuyordun. gecenin sonunda suratım asılmış ve mutsuzdum ilk defa saklayamamıştım durumumu artık üzgündüm çünkü hiç konuşmamıştık. sen bunu farkedip yanıma geldiğinde o zaman seni sevdiğimi söyleyebilmiştim sonunda ve karşılıksız olmadığını görünce dünyalar benim olmuştu. hiç unutmam o günü tarihi saati..

    ertesi hafta çıkıp bir yola başladık seninle, daha çok iş konusunda birşeyler paylaşıyorduk belki ama mutluyduk(ya da ben öyle hissediyordum) hayatımda uzun zamandır kimseyi koymamış ve daha önce bu kadar mutlu olduğum bir zaman dilimi olmamıştı. içimden geldiği gibi davranıyor, kendim gibiydim ve beni bu haliyle kabul eden biri vardı daha başka ne isterdiki insan hayatında.

    tabiki her insanda olduğu gibi anlaşmazlıklar oluyordu, insandık sonuçta herkes aynı şeyleri düşünemezdi bu da gayet normaldi aslında. arada atışmalar olsa da bizdik beraberdik herşeyden önce bu bana fazla fazla yetiyordu.

    sonra bir gün iş için şehir dışına gittiğinde benden ayrılmak istediğini söyledin tahmin etmiştim davranışlarından ama korkuyordum hayatımda bu kadar etkin ve önemli birinin benden ayrılmak istediğini kabullenememiştim, istemiyordum bırakıp gitmeni.

    daha sonra hayatımda ne kadar kötü şeyler varsa hepsi üstüste geldi, bir çoğunu duymuşundur öğrenmişindir hatta mutlaka.. üzerinden ne kısa ne de uzun bir zaman geçti bir gün içip kapına bile dayandım. (bu hayatımda ilkti ve muhtemelen son olur) ama sen istemedin, arada haberlerini hala alıyorum çünkü seni merak ediyorum ve zor zamanların olduğunu duyuyordum. sana söz verdim ben ve bundan dönmek bana yakışmaz. hayatımda bana en güzel zamanları sen yaşattın

    ve seni çok özledim ben..

mesaj gönder