1. eskiden savas zamani erkekler köyün yaslisina karilarini emanet eder gidermis, ben donmezsem karima es bul acikta birakma diye. netekim eskiden ulvi bi gorevken gunumuzde hakaret olarak gecmektedir. manasi da orjinal manasina yakindir.
  2. gerçek bir pezevekle girdiğim muhabbet;

    - e işler nasıl hocam?
    + pezevengim lan ben..
  3. hayat kadınlarını koruma görevi yapan kişi. bir nevi dükkanlardan koruma parası alan mafya ile aynı işi yağtığı söylenebilir.
  4. pezevenklere pezevenk demek en hafif şekilde dayak yemenizle sonuçlanır, ben değil bir aile dostumuzun başına gelmiş. (bkz: yeminle la)
  5. ortason sınıf yıllarıydı sanıyorum. o döneme kadar 6 takdirle çoştuğum, futbol ve basketbol konusunda da uzmanlaşma konusunda ilerlediğim, boy tavan, şaçlar küt yıllar. o dönem sınıfa iki adet pislik timsali, belalı tip nakil geldi. şansa benim sıranın arkasına düştüler. adamlar resmen bir korku imparatorluğu yarattılar, sınıf ve okul tırsıyor ama benimle komşulukları iyi, çok alıp veremedikleri yok, arada kopya veriyorum, onlar da biz seni koruruz diye bana sataşan olunca kenara çekiyorlar falan, menfaate dayalı bir ilişki başladı. dönem sonuna doğru bunların kadın pazarlığı işine girdiğini öğrendim, şok geçirdim ama adamlardan da her şey beklenir biliyorum. bir cesaret geldi "ne o lan mehmet!! pezevenkliğe mi başladınız?" dedim, "orasını karştırma lan! diye üzerime yürüdüler" o gün bu gün aklımdadır bu olay, pezevenge nasıl pezevenk dedim ben de bilmiyorum.