ah muhsin ünlü

Kimdir?

ah muhsin ünlü, 1973 yılında izmit’te doğdu. altı yaşından itibaren yirmi üç yıl boyunca öğrenci olarak yaşadı. öğrencilikle ilişiğinin kesilmesinin ardından fotoroman yönetmenliği, düğün müzisyenliği ve ticarî yazarlık yaptı. 22 haziran 1993 günü akşamı, saat altıya çeyrek kala başladığı şiir çalışmalarına, 4 eylül 1998 sabahı on biri yirmi geçe son verdi. kendisi tekrar şiire başlamak için uygun koşulların oluşmasını ummak istiyor.


  1. onur ünlü'nün rahmetli kedisinin adı. aynı zamanda şiirlerinde kullandığı mahlası.

    "sonra sen kendi yolunu çizdin. benim ilkokulda resmim zayıftı, pek bir şey çizemedim. bir işe girdim. beşiktaş’ta bir eve taşındım ve sigarayı bıraktım. bulaşık makinem var, alttan iki dersim var, bir kitap projem var ve sen yoksun.."
  2. filmde yarattığı harika işleri şiirde de yaratacağını düşündüğüm bu sebeple şiir yazmaya tekrar başlamasını istediğim şair, senarist ve yönetmen.

    ''çocuğuna otomobil değil bir şarkı, bir şiir bırak. aşağı mahallede gördüm arabalar eskiyor..”
  3. "resulullah yolda ebu bekir'i görse "es selamu aleyküm ya sıddık"; derdi,
    ben yolda ebu bekir';i görsem tanımam." dizeleriyle insanı kendine hayran bırakan şair , yönetmen
    bulut
  4. "ne can alıcı bir intihar girişimdir şimdi göz göze gelmek" demiş, kadınlarla olan ilişkimde çok yardımı dokunmuştur.
    gizeh
  5. "ah o gemide ben de olsaydım eğer
    mızrağı sallardım aştot’a kadar
    belki gider çirkin bir faşiste değer
    belki de bir masumun tam kafasına.
    ama savaş böyleymiş bazen siviller
    ölebilirlermiş devlet uğruna.
    90’lar bitti artık onlar var ve hey
    siz devlete inanan bütün reziller
    cehennemde karşıma çıktığınızda
    öyle bir yumruk patlatacağım ki tam burnunuza
    hayatınız gazze şeridi gibi geçerken gözünüzden
    anlayacaksınız allah ne demek
    ahlak ne demek
    ve rüya…
    bu sözlerimi cennet ehline aynen ilet sevgilim:
    devletin bekasının da allah belasını versin
    malboranın da'' dizelerini yazmış şimdiye kadar tanıdığım en samimi yazar
  6. şimdi şikayet etsem biri çıkıp ama postmodern ama çizginin dışında falan diyecek ama çoğu dizesi çok zorlama değil mi ya?

    he bazıları var ki evet işte bu diyorsun. o ayrı
  7. güne ithafen;

    "hatırlat da haziran sonlarında çocukluğumu yakalım."
  8. sen beni öpersen belki de ben fransız olurum
    şehre inerim bir sinema yağmura çalar
    otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür
    dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.

    -senegalliler dahil değil


    sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
    çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
    o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
    hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin

    -yoksa seni rahatsız mı ettim?

    sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
    ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
    elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
    elbette gayet rasyoneldir attan atlamak

    -freud diye bir şey yoktur.

    sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim
    belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
    bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
    yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.

    -haydi iç de çay koyayım.
  9. üniversite yıllarımda şiir kitabı hediye edildiğinde çok heyecanlanmıştım (bkz: gidiyorum bu) . o zamanlar çok yeni gelmişti. cahit zarifoğlu, metin eloğlu, ismet özel, edip cansever takılıyorduk herkes gibi. hadi bilemedin mustafa ırgat gibi daha güncel şairdi okuduklarımız. bunların harmanı vardı bu kitapta. çok ilgimizi çekmişti. tabi sonradan piyasa işleri nedeniyle şairin beslendiği diğer şairlerle olan benzer yönlerinden ötürü eleştirip "çakma" bulma gafletinde bulunduğumuz zamanlar da olmadı değil.
    gri
  10. zaten herkes edebiyat aşığı, derin felsefe uzmanı, yaşam gurusu, filozof, şair. bırakın bu mükemmellik ayaklarını. hepimiz aciziz, muhtacız. diyerek tüm yaşamı özetlemiştir.