-
sinsi bir sancı gibidir gece
korsan bir hırsız gibi çalar rüyalarımı
hep aynı yarama dokunur
hep aynı yarım acır
sensizliğim kanar usul usul
gülüşümde saklıdır hüzünlerim
sen yoksun ya artık ne çare
eline düştüm çaresizliğin
hal bilmez külhanbeyidir yalnızlık
kabus gibi çöker gecenin üstüne
ne kadar ağıtlar yaksan da faydasız
talan edilmiş virane bahçedir bu
dönüşü yok artık mevsim hazandır
sessizce yola düşer yitik umutlar
sisli bir huzurdur geriye kalan
öksüz bir yıldız üşür kuytusunda gecenin
sevinçli bir kederdir seni sevmek
parçalanan düşlerimde sen varsın
öksüz gülüşlerimde sen
uzatsan elini seyran olur ömrüm
tutuşsak el ele tutuşur tenim
yürüsen yanı başımda kaderimsin
sarılsam dünyam koklasam cennetim
öpsem o pak alnını memleketimsin
feraşet aydın
sanat ve hayat
kış 2017