1. uzun bir aradan sonra an itibariyle coşku ve melankolisine kapıldığım eylem.müzik olmazsa olmaz tabiii. sarhoşken bilinç altınızda ne varsa o açığa çıkar.alkolün karaktrine göre değişmekle beraber duygusallaşır, hafif neşelenirsiniz.ama içinizde acı varsa acıyı, öfke varsa öfkeyi, sevgi varsa sevgiyi, bunlardan hangisi varsa lakayıt ve karikatürist bir tavırla sizin davranışlarınıza duygusal ve muzip bir aurada yansır.ritminize uygun müzikle kıvamı bulursunuz.
  2. çok fazla deneyimim yoktu,hala da yok ama bi defa sevdiceğimle 2 bira atmışlığım oldu. sarhoş oldum ama alkolden mi onun gülüşünden mi bilemedim :)
  3. sarhoş olduğunu hissedene kadar her şey çok iyi gider. kahkahalar havada uçuşur. ayık kafayla akla gelmeyen konular akla gelir. zaten normalde gülmeyeceğin şeylere gülmek olmazsa olmazlardandır. ama o eşik geçildikten sonra her şey kabusa dönüşmeye başlar. o sınırı kestirmek önemli.
  4. intoxicated olma durumu yani bir nevi zehirlenmiş olmak.
  5. o an sadece salt kendiniz olup,canınızın istediğini yapmaya fırsat yaratmaktır.
    zaman zaman herkesin gevşemeye ihtiyacı olur..
  6. süperego alkolde eriyebilen bir maddedir.
  7. "günlük hayatın sıkıntısından biraz silkeler insanı, her şeyin aynı olmasından.
    kişiyi bedenin ve aklın dışına çıkarıp duvara yapıştırır. sanırım içmek, ertesi sabah tekrar hayata dönülebilen ve her gün tekrarlanabilen bir intihar biçimidir."

    charles bukowski
  8. bir kere olduktan sonra tövbe ettiğim. çakırkeyiflik tamam ama sarhoşluk hayır... çok güvendiğim biri olursa yanımda bir gün belki diyerek rafa kaldırdım.
  9. sarhoş olun / charles baudelaire
    hep sarhoş olmalı. her şey bunda; tek sorun bu.omuzlarınızı ezen, sizi toprağa doğru çeken zaman’ ın korkunç ağırlığını duymamak için durmamacasına sarhoş olmalısınız.ama neyle?şarapla,şiirle ya da erdemle,nasıl isterseniz.ama sarhoş olun.ve bazı bazı, bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları üstünde, odanızın donuk yalnızlığı içinde, sarhoşluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız, sorun, yele, dalgaya, yıldıza, kuşa, saate sorun, her kaçan şeye, inleyen, yuvarlanan, şakıyan, konuşan her şeye sorun; “saat kaç?” deyin. yel, dalga, yıldız, kuş, saat hemen verecektir yanıtı size: “sarhoş olma saatidir! zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına! şarapla, şiirle ya da erdemle, nasıl isterseniz.”
  10. derdini unutturmaz , cebine zaten yararı yok ama zeki müren'in keyfi de o masada bir ayrı çıkıyor